Sayın Hemşerilerim Sivas Vadi Federasyonu olarak ülkemizin maruz kaldığı konulara sessiz kalmamak adına bazı bilgileri kamuoyu ile paylaşmak adına Aşağıda yazacağın konuyu dikkatle okumanızı yüce Türk milleti ve Şehitleri adına istirham ediyorum.
Değerli Okuyucularımız... Hastalık çok kötü bir şeydir. Fransa’da’ da bir hastalık var her yıl aynı dönemlerde Şu Ermeni tasarısını gündeme getirirler aba altından sopa gösterip bir şeyleri hallederler.
Tarihler savaş alanlarında yazılır, Meclis salonlarında yazılmaz 577 Fransız Milletvekili olan meclislerinde sadece 50 vekilin katıldığı 44 geçerli oyla kabul edilen Ermeni tasarısı Fransız halkını ne kadar bağlar Taki Rus savaşına kadar Türklerle birlikte yaşayan Ermeniler Rus savaşı ile Ayartılıp Türklere düşman edilmişler Ruslar Kars Ardahan bölgesinde Türk Askerlerini Şehit ederken Arkadan Ayartılan Ermeni halkı da Arkadan Türk Askerini Şehit etmeye başlamış yakaladıkları Türkleri Vurmuşlar ve Fırınlarda diri diri yakmışlar. Bu olaylar cereyan ederken Türklerde Vatanını korumak için Ermenileri öldürmüştür. Bu Savaş halidir bu soykırımı değil vatan savunması dır.
Dünyada sömürgecilikle geçinen Fransa tarihe bakılacak olursa Başta ABD yi de sömürürken ABD halkı özgürlük Savaşı başlatır ve kazanır. Amerika Birleşik devletleri kurulu. ABD de Halkın Herkesimin den alınan bilgilerle Anayasa kurulur ve Dünyanın İlk Anayasası ABD de kurulmuş olur. Bugün hala geçerliliğini korumaktadır. Fransız İhtilalıyla Dünya siyasetine yön veren Fransızlar Afrika ülkelerini sömürüp, Cezayir’de âdete soykırımı yapmış ve bugünde Ermeni soykırımı uyduruğuyla adede Fransız siyaseti Fransız kalmıştır.
Değerli Hemşerilerim Ermeni devletine Gelin Arşivlerimizi Dünya Tarihçilerine açalım onlar incelesin kararı versinler biz Türkiye olarak Arşivlerimizi açıyoruz Ermenilerde Arşivlerini açsın Tarafsız Dünya Tarihçilerde incelesin Tarihçilerin verecekleri karara biz Türkiye olarak uyacağız Ermenilerde uysun verilecek kararı Dünyada kabul etsin çağrısını yapan Sn Başbakanımız Recep Tayyip ERDOGAN’ ı kutluyor, cevap veremeyen Ermenileri ve bu çağrıyı göremeyen Fransa’yı kınıyorum, Fransa bu Çağrıyı görse her yıl olduğu gibi bu yılda yine Ermeni meselesini gündeme almazdı. Demek ki ne Ermeni diasporası nede Fransa ve AB bu konuda samimi davranmayarak insanlık suçu işliyorlar.
Herkes yalan konuşa bilir lakin Tarih asla yalan konuşmaz, kamuoyuna bir örnek vermek gerekirse fazla uzağa gitmeye gerek yok PÜRK (YEŞİLYAYLA) isyanı var belki bilenler vardır lakin bilmeyenler Olacağı düşüncesiyle ERMENİ pürk isyanını anlatmakta fayda görüyorum.
ERMENİLERİN - PÜRK’TEKİ İSYANI:
“Sadık tebaa” olarak nitelediğimiz Ermeniler,1887’de Marksist KINÇAK,1890’ yılında TAŞNAKSUTYAN komiteleri kurarak yabancı devletlerin kışkırtmaları ile çok kanlı isyanlar çıkardılar. İlk isyanları 1890 da Erzurum ve İstanbul kumkapıda olmuştur. 1.Dünya savaşında Asker kaçağı ve çeteci Ermeniler Ordumuzu arkadan vurdular ve Ruslara katıldılar.
Bölgeden Dâhiliye Nezareti’ne (İç İşleri Bakanlığı) na gönderilen 22 NİSAN 1915 tarihli telgrafta şunlar yazıyor: “Şimdiye kadar Suşehri’nin Ermeni köylerinde ve merkeze bağlı Olataş Nahiyesi’nde yapılan aramalarda pek çok yasak silah ve dinamit bulundu. Ermeniler’in bu vilayetten 30.000 kişiyi silahlandırdıkları, bunlardan 15.000 kişinin Rus Ordusuna katıldığı ve diğer 15.000 kişinin’ de Türk Ordusunun başarısızlığı halinde, Ordumuzu arkadan tehdit edeceği yakalanan sanıkların ifadeleriyle kesinleşmiştir .” denilmektedir.
Suşehri ve Sancak merkezi olan Şebinkarahisar bölgesi Ermeni komiteciler için stratejik ve politik önem taşıyordu bu bölgedeki isyan hazırlıkları 1914 yılında hızlanmıştı. Pingan’lı piza MIGIRDIÇ, Koçhisarın Gögdün köyünden Murat (Hampursun BOYACIYAN) Suşehri’nden Adem DEKASYAN (Dakisyan ATAM), Şebinkarahisarlı Vahan KARAGÖZYAN ile HAMAYK’ ın Suşehri ve Şebinkarahisar’ın Ermeni köylerini silahlandırmaya çalıştıkları görülüyor. Ermeni köyleri, papazların yönlendirmesiyle öküzlerini satıp silah almışlardır.
1914’ te Seferberlik ilan edilip 1.Dünya savaşına girdiğimizde Şebinkarahisar’ın Yağcı Ermeni köyü papazı SPONİL (SPONYON) Alamelik (YAGLIÇAYIR) Müşekmis (BOSTANCIK) Pürk (YEŞİLYAYLA) Kirtanos (BEYDEGİRMENİ) Ezbider (AKINCILAR) köylerine giderek köylülere “Osmanlıların mağlup olacakları bir savaşa girdilerini kısa zamanda Ruslar Erzurum’dan buralara kadar gelecekler. Ruslar önden biz arkadan Osmanlı ordusunu vuracağız. Vaktiyle sizlere dağıttığımız silahları almakta tereddüt ediyordunuz, şimdi bu işin değerini anlayacaksınız bunları kullanma zamanı geldi ….gibi sözlerle propaganda yaptığını.
Kendisini deri tüccarı olarak tanıtıp bu bölgede gezen Piza MIGIRDIÇ’ da dağıtığı silahları kontrol ediyor, Ermenilere Silah kullanma talimleri yaptırıyordu: ”Sadece Sivas İlinde 30.000 silahlı Ermeni’nin hazır olduğunu. Müslüman köylerde eli silah tutan kalmadığını hepsinin cepheye gittiğini: Bu fırsattan yararlanıp isyan edersek Osmanlıyı yeneriz. Diyordu.
Savaşın başlaması 4 Ay olmasına rağmen Ruslar değil Suşehri’ne Erzurum’a bile gelememişti, Bu durumun Ermenilerde moral çöküntüsü yarattığını fark eden Ermeni komiteciler Ermenilerin isyan ihtilal heveslerinin kırılmaması için hemen harekete geçmek isterler 10 ŞUBAT 1915 te ilk silah Pürk’ te (YEŞİLYAYLADA) patlar. İsyan daha sonra genişlemiş Şebinkarahisar kalesinin Ermenilerin eline geçmesiyle doruğa ulaşmıştır.
PÜRK (YEŞİLYAYLA ) isyanı: Mülazım (Teğmen) Nuri Efendi, Teşkilet-ı Mahsusa (İttihat ve Terraki Döneminin Milli İstihbarat ve Özel Görev Teşkilatı)’nın Sivas’ın Zara ilçesinden Topladığı Gönüllü Mehmetçikleri, Ruslara karşı savaşmaları için Erzincan’a götürürken gönüllü Mehmetçikler silahlarını katılacakları birliklerden alacakları için henüz silahsızdılar.
Ermenilerin Yaşadığı YEŞİLYAYLA köyüne gelince Teğmen Nuri Efendi Muhtar Agop’ tan Ağırlıkları Taşımak için iki mekkâre (Ordunun kiraladığı yük Hayvanı ) istemiş “ İlerideki ilk İslam köyünde iade ederiz demiş “ Muhtar Agop “ Köyde bir tek At dahi yok, olsada kimse veremez, veremeyiz” cevabını verir Teğmenin Makbuzla değil parayla satın alma önerisini de Agop kabul etmemiştir.
Mülazım Nuri Efendi:”Savaştayız, devlet için gerekli hiçbir şey esirgenemez. Vatana İhanet etmiş olursunuz “ Uyarısında bulununca Muhtar Agop belindeki tabancasını çekmiş Teğmene kurşun yağdırmış ve Ey Ermeniler hangi gün için silahlandınız haydi bakalım iş başına çağrısıyla katliam kışkırtıcılığı yapmıştır. Önceden silahlandırılan Ermeniler’ de Silahsız Gönüllü Mehmetçiklerimize saldırıp Başta Teğmen Nuri Efendi olmak üzere 70 gönüllü Mehmetçiği katletmişlerdir.
Değerli Hemşerilerim Bu olay bize Neyi anlatıyor Ermenilerin gerçeklerden korkup Tarihe ışık tutacak Arşivlerini açmamalarını utanç duyacakları bunun gibi 1000 lerce olayın gün yüzüne çıkacağını bildikleri için olmayan Tarihi Arşivlerini de açamıyorlar. Ey ABD Ermeniler gerçekleri göremiyor siz gelin bizim Arşivleri inceleyin bizdeki kayıtlar sizleri aydınlatacaktır ve hata yapmanızı engelleyecektir.
Değerli Hemşerilerim Ermenilerce katledilen ve halk arasında 70 kişi oldukları söylenen bu şehitlerimiz Cumhuriyet döneminde zaman zaman YEŞİLYAYLA köyümüzde anma günler yapılmış zamanla’ da unutulmuştur. Yazın Yeşilyayla Köyü Derneğinin yapmış oldugu şenlige katıldıgımda olayın cereyan ettiği alanı gösterdiler ŞEHİTLİK denen bu yeri görünce çok üzüldün konuyu Yeşilyayla Dernek Başkanımla ve Muhtarımızla konuştuk konuyu gerekli yerlere ilet dik kamuoyunla paylaştık.
Konuya Duyarlılık gösteren Sivas MHP Milletvekili Adayımız Sn Muammer DEMİRCİ sahip çıktı olay yerini şehitlik alanına çevirdi Şehitlik Abidesini dikti kendisine Tüm Halkımız adına Teşekkür ederiz her yıl 10 ŞUBAT 1915’te Yeşilyayla köyünde Mevlit okutulacak ve anma günleri yapıl ması için gerekli çalışmalar yapılacaktır. Tüm Şehitlerimizi Rahmetle anar bu katliamı yapan Başta Muhtar Agop u ve yandaşlarını lanetle kınıyorum.
Saygılarımla,
Sivas Dernekler Federasyon Genel Başkanı Celal Deniz