Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin öldürülmesiyle ilgili olarak "Elçi’nin eşi; eşini PKK’nın öldürdüğünü söylüyor, ama cenazesinde tabuta onların logosu olan bir örtü örtülüyor. Öte yandan Elçi PKK’nın terör örgütü olmadığını söylüyordu" dedi. Sabah gazetesi, Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi’nin, “Katil PKK” diye bağırdığı yönünde bir haber yapmış, ancak HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş söz konusu iddiayı yalanlamıştı.Abdurrahman Dilipak'ın Yeni Akit gazetesinin bugünkü (1 Aralık 2015) nüshasında yayımlanan yazısı şöyle:Bu Diyarbakır’da Sur ilçesinde yaşanan terör saldırısına bakalım. Bazan olayın içindekiler bile gerçeğin farkına varamayabiliyor. Bu hepimiz için geçerli.. Elçi’nin eşi; eşini PKK’nın öldürdüğünü söylüyor, ama cenazesinde tabuta onların logosu olan bir örtü örtülüyor. Öte yandan Elçi PKK’nın terör örgütü olmadığını söylüyordu. Peki bu oyunda kim kimdir. O basın açıklamasını kim örgütledi, o saldırı talimatını, kim, niçin verdi. Elçi’yi kim, niçin vurdu? Cevabını arayan o kadar çok soru var ki. Bir başka iddia, o mahallede PKK’nın çok büyük silah ve mühimmat deposu vardı. Polis operasyona hazırlanıyordu. Bu olay o operasyonu engelleyip, bir çatışmanın ardından bölgenin örgüt tarafından kontrol altına alınması ile silah ve mühimmatın tahliyesi planlanmıştı. Çatışma öncesi bu vesile ile bölgeye basın ve STK temsilcileri de toplanmış olacaktı. Ama olmadı. Evdeki hesaplar çarşıya uymadı. O kadar çok iddia var ki.. Zaten bu Rusya ile gerilimin ardından birtakım önemli gelişmeler bekleniyordu. Bazı bayram değil, seyran değil, sürpriz gelişmeler de dikkat çekici. Bu arada AB ile vize kalkıyor ve göçmenlere yardım geliyor.Farklı bir konu ama, geçen gün paralel yapı ile ilgili bir yazım vardı. Hani şu, “bu yapı içindekilerin geri dönüş yolları kapatılmamalı” şeklindeki, “af” ve “merhamet” çağrısı yapan bir yazı. Paralelin gadrine uğramış çevrelerden tepki var. Etkin pişmanlık istiyorlar, yapı hakkında savcılığa ihbarda bulunma ve haksız şekilde elde ettikleri, para, mal ve makamların terkini talep ediyorlar. Takiyyeye dikkat çekiyorlar ve oyuna gelmeme uyarısında bulunuyorlar.Bu konuda hassasiyet gösteren arkadaşlar özetle şöyle diyorlar: “FETÖ örgütünden ayrılan insanların samimiyeti asla inandırıcı olmuyor. Çünkü örgüt, yapısı itibari ile takiyyeci. Her yere sızan, eşlerine başını açtıran, içki içmeye izin veren, eşlerinin bikinili havuza girmelerini teşvik eden ve bir İslami yapı olduğunu iddia eden örgüt var karşımızda. Maddi manevi her türlü desteği verdikleri örgütlerinden rüzgar tersine dönünce ayrılan bu insanların samimiyetini ispatlaması gerekiyor. Paraları kime verdiler? Hangi evlerde toplandılar? Toplantıları kim organize etti? 1 Kasım’a kadar neler yaptılar ve nelere tanık oldular? Dershanelerde ne dolaplar döndü? Sorular nasıl çalındı, kimlere dağıtıldı, ne karşılığı? Birilerinin sicilleri ile nasıl oynandı ve kimler nasıl terfi ettirildi, ödüllendirildi. Lise mezunlarına nasıl akademik payeler verildi? Yabancı istihbarat ajanlarının örgüt içindeki faaliyetler nelerdir? Fetullah’ın kitapları nasıl zorla satıldı öğrencilere? Kim bu öğretmen ve okul idarecileri? Bu ve buna benzer soruları resmi makamlara cevaplamadıkları sürece asla ve asla bunların samimiyetine inanmak söz konusu bile olamaz. Yıllarca Fetullah Gülen’in peşinden gidip devlet ve hükümet aleyhine faaliyet gösteren yapının parke taşlarından biri olup, çıkarları uğruna insanların itibarsızlaştırılmaları, hapislere atılmaları, iftiralara kurban gitmelerine seyirci kalıp, hatta sevinip sonra da temize çıkamazlar. Savcılar orada, bu örgütle ilgili her tür bilgiyi topluyolar ve bu bilgilere ihtiyaç var. Önce savcılığa gidecekler. Sonuçta yardım ve yataklık yaptılar. Şu an diğer yasadışı örgütlere yardım ve yataklık etmekten dolayı binlerce kişi cezaevinde. O zaman onlar da serbest kalsın. Masumiyet kurtarmıyor bu işlerde. Çalıntı sorularla sınavları geç, adliyelerde haksızken haklı ol, cemaatçiliğin sayesinde elde ettiğin haksız kazançla zengin ol, mazlumu ez malına çök. Sonra da ‘Ben artık cemaatle ilişkimi kestim’ de ve sıyrıl işin içinden. Yok böyle bir dünya.” Selam ve dua ile.Not: Tek bir paralel yapı yok. Bu paralellerin çoğu şimdi başka birtakım dini toplulukların içinde ve onların etiketi ile AK Particilik oynuyorlar.. Benden söylemesi.
Medya
01 Aralık 2015 - 15:53
Akit'ten Tahir Elçi İddiası
Sabah gazetesinin, Türkan Elçi'nin "Katili PKK" dediği yönündeki iddiası HDP'li Meral Danış Beştaş ve Elçi'nin eşi tarafından yalanlanmıştı
Medya
01 Aralık 2015 - 15:53
İlginizi Çekebilir