Türk edebiyatının efsanevi ismi, yazar, büyük usta Yaşar Kemal'i kaybettik. 92 yaşındaki Yaşar Kemal, uzun süredir hastanede tedavi görüyordu.
Akciğer enfeksiyonu ve kalp ritm bozukluğu sebebiyle İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan Yaşar Kemal, 14 Ocak'tan beri hastanede tedavi görüyordu. Ünlü yazar 45 gündür kesintisiz olarak yoğun bakımdaydı.
DOKTORUNDAN İLK AÇIKLAMA92 yaşında hayatını kaybeden Türk edebiyatının usta yazarı Yaşar Kemal'in doktoru Mehmet Akif Karan'dan ilk açıklama:
Yaşar Kemal'in hayatını kaybetmesinin ardından konuşan doktoru, Prof. Dr. Mehmet Akif Karan, "Günlük olarak basınla paylaştığımız bilgiler vardı. Her gün bilgi veriyorduk. Çoklu organ yetmezliği vardı. Üzerine eklenen bozucu faktörlerin etkisiyle kalp, akciğer ve diğer organların etkilenmesiyle ortaya çıkan bir durum. Yapay solunum desteği veriliyordu. Yarım saat önce kendisini kaybettik." şeklinde açıklama yaptı.
45 GÜNDÜR YOĞUN BAKIMDAYDISolunum güçlüğü ve kalp ritm bozukluğu sebebiyle İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan Yaşar Kemal, 14 Ocak'tan beri bu hastanede tedavi görüyordu. Yaşar Kemal'in doktorları yaptıkları açıklamalarda, akciğer enfeksiyonu ve ritm bozukluğunun yanında çoklu organ yetmezliği yaşadığını söyledi. Kemal, hastaneye yattığı 14 Ocak'tan bugüne kadar 45 gündür kesintisiz olarak yoğun bakımda kaldı.
YAŞAR KEMAL’İN CENAZESİ TEŞVİKİYE CAMİİ’NDE KALDIRILACAKYazar Yaşar Kemal, 2 Mart Pazartesi günü, Teşvikiye Camii'nde kılınacak öğle namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
Yapı Kredi Yayınları'ndan yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'nin evrensel yazarı Yaşar Kemal'in hayatını kaybettiği belirtildi. Türkiye'nin en büyük edebiyatçılarından olan yazar Yaşar Kemal'in, tedavi gördüğü İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdiği belirtilirken, "28 Şubat 2015 Cumartesi günü saat 16.46'da vefat eden yazarımızı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Büyük usta kendi deyimiyle benzettiği 'dünya denen binbir çiçekli bahçe'yi terkederken, geride bıraktığı yapıtlarıyla bize her zaman yol gösterecek ve kalbimizde yaşamaya devam edecektir" denildi.
Kemal için yapılacak cenaze töreni hakkında da bilgi verilen açıklamada, Kemal'in cenazesinin 2 Mart Pazartesi günü, Teşvikiye Camii'nde kılınacak öğle namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verileceği belirtildi.
OKURLARINA VASİYETİKasım 2014'te Bilgi Üniversitesi'nin kendisine 'fahri doktora' unvanı vermek için düzenlediği törene sağlık sorunları nedeniyle katılmayan Yaşar Kemal'in gönderdiği mesaj, adeta okurlara bırakılmış bir vasiyetti. Kemal şöyle demişti:
"Bir, benim kitaplarımı okuyan katil olmasın, savaş düşmanı olsun. İki, insanın insanı sömürmesine karşı çıksın. Kimse kimseyi aşağılayamasın. Kimse kimseyi asimile edemesin. İnsanları asimile etmeye can atan devletlere, hükümetlere olanak verilmesin. Benim kitaplarımı okuyanlar bilsinler ki, bir kültürü yok edenlerin kendi kültürleri, insanlıkları ellerinden uçmuş gitmiştir. Benim kitaplarımı okuyanlar yoksullarla birlik olsunlar, yoksulluk bütün insanlığın utancıdır. Benim kitaplarımı okuyanlar cümle kötülüklerden arınsınlar."
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN TAZİYE TELEFONUÖte yandan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan da taziye telefonu geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Yaşar Kemal'in eşini telefonla arayarak taziyelerini iletti.
ABDULLAH GÜL: KEMAL YARATTIĞI ESERLERLE HEPİMİZİN DÜŞLERİ VE UMUTLARI OLMAYA DEVAM EDECEK11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Yaşar Kemal'in yarattığı eserlerle herkesin düşleri ve umutları olmaya devam edeceğini belirterek, "İçimizdeki sevgiyi ve vicdanı ayakta tutacağı inancıyla kendisine Allah'tan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun" dedi.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Yaşar Kemal'in vefatı nedeniyle yayımladığı mesajında, başta eşi Ayşe Hanım olmak üzere tüm milletime baş sağlığı dilleklerini illetti. Hastalığı boyunca düzenli olarak Ayşe Hanım'ı arayarak durumunu takip ettiğini ve umutla iyileşmesini beklediğini belirten Gül, "Maalesef olmadı. Acı haberi alır almaz Ayşe Hanım'a ulaşarak başsağlığı ve sabır dileklerimi ilettim" dedi.
Yaşar Kemal'in, Homeros'tan Dede Korkut'a, Kürt destanlarından Yunus Emre ve Karacaoğlan'a; Evliya Çelebi'den Sait Faik'e uzanan edebi zenginliği günümüzün süzgecinden geçirerek evrensel ve anıtsal eserlere dönüştürdüğünü belirten Gül, "Edebiyatımızı en yüksek noktalara taşırken bir aydın olarak özgür ve bağımsız duruşuyla, insani değerlerin yüceliğinden taviz vermeksizin ve toplumsal sorumluluk bilinci içerisinde hep barıştan yana oldu, barışın dilini kullandı" ifadelerini paylaştı.
Gül, 2008 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'nü Yaşar Kemal'e tevdi ettiği törende Kemal'in, "Bugün de sonsuz düşler kuruyorum. Düş gücünü yitiren insanın hiçbir umudu kalmaz. Ben onun için yazıyorum, sevgi için, dostluk için, savaşa düşmanlık için yazıyorum. İyi şeyler için yazıyorum yoksa gerisi ne olacak yani. Her şey ölümlüdür. İnsanın içindeki vicdan ölümlü değildir, içindeki sevgi ölümlü değildir" dediğini anımsattı.
Abdullah Gül, "Yarattığı eserlerin hepimizin düşleri ve umutları olmaya devam edeceği ve içimizdeki sevgiyi ve vicdanı ayakta tutacağı inancıyla kendisine Allah'tan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun" dedi.
ZÜLFÜ LİNAVELİ: “YALNIZ TÜRKİYE DEĞİL, İNSANLIK ÇOK BÜYÜK BİR EVLADINI KAYBETTİ”
Yaşar Kemal’in hayatını kaybetmesinden dolayı çok üzgün olduğunu belirten Lütfi Livaneli, “Ben bugün 44 yıllık dostumu kaybettim. En yakın dostumu kaybettim. Ama aynı zaman da yalnız Türkiye değil, insanlık çok büyük bir evladını kaybetti. Yaşar kemal öyle kolay kolay rastlanacak, kolay kolay yetişen bir insan değildi. Hem romanıyla hem de sanatıyla bütün dünyada ve kendi ülkesinde çok büyük bir şekilde benimsendi.” dedi.
“ÖMRÜ BOYUNCA BU ÜLKENİN BÖLÜNMEMESİ İÇİN DİMDİK BİR DURUŞ SERGİLEDİ”Yaşar Kemal’in sadece romancılığıyla anılan bir isim olmayacağını belirten Livaneli, ”Ömrü boyunca bu ülkenin bölünmemesi için, bu ülkenin daha güzel günler görmesi için, bu ülkede sömürü olmaması için emekten yana, emekçiden yana, barıştan yana ve kardeşlikten yana dimdik bir duruş sergiledi. Hayatında hiçbir leke olmadı ve bu duruşundan da hiç taviz vermedi. En çok düşündüğü şey son gününe ve son anına kadar Türkiye’ydi ve Türkiye’nin halkıydı. Dolayısıyla hepimizin başı sağ olsun.” şeklinde konuştu.
“BİR DEVİR KAPANDI AMA YAŞAR KEMAL KİTAPLARIYLA YAŞAYACAK"Konuşmasına Yaşar Kemal’in ölümünün ardından dünyanın her yerinden mesajlar geldiğini belirterek devam eden Zülfü Livaneli, “Başta Newyork Times olmak üzere bütün dünya basını da sizler gibi ilgi gösteriyor. 60 yıl oldu İnce Memed yayınlanalı. 60 yıldır Türkiye neler geçirdi ama İnce Memed ve Yaşar kemal dimdik ayakta kaldı. Bundan 60 yıl sonra da çocuklarımız ve torunlarımız da onu okumaya devam edecekler. Bir devir kapandı ama Yaşar Kemal kitaplarıyla yaşamaya devam edecek” diyerek sözlerine son verdi.
Sanatçı Zülfü Livaneli ve Gazeteci Nebil Özgentürk taziye ziyaretinin ardından hastaneden ayrıldı.
YAŞAR KEMAL’İN EŞİ HASTANEDEN AYRILDIYazar Yaşar Kemal’in hayatını kaybetmesinin ardından, eşi Ayşe Semiha Baban hastaneye gelen çok sayıda siyasi ve sanatçının taziye ziyaretlerini kabul etti. Ayşe Semiha Baban, saat 20.30 sıralarında hastaneden çıkarak kendisini bekleyen aracına binerek hastaneden ayrıldı. Kemal’in eşi Ayşe Semiha Baban’ın hastane çıkışında oldukça yorgun ve üzgün olduğu görüldü.