Savaşlar, halk ayaklanmaları hakkında birçok çalışma yapıldı. Konu ele alınırken çoğunlukla siyasi nedenleri ve sonuçlarıyla irdelenip tartışıldı. Oysa süreci yaşayan kişileri daha iyi anlamamıza katkı sağlayacak 'edebiyat ve sanatta mülteciler konusunun etkisi' her zaman duyguları incitip iz bırakır.Yönetmen Hamit Şahin’in hazırlığını yaptığı, Balıklarda Ağlar filminin senaryosunun konusu da Muğla'nın Bodrum ilçesinde, 5 yıl önce sahile vuran minik bedeniyle göçmenlerin yaşadığı dramın sembolü haline gelen aylan bebek ve Mülteciler…Yönetmen Hamit Şahin, senaryosunu da kendisinin yazdığı Balıklarda Ağlar filminde göçmenliğin tüm toplumların problemi olduğuna dikkat çekiliyor.Yönetmen senaryo yazarı Hamit Şahin, balıklar da ağlar Filminin Senaryosunun duygulara dokunan hikayesini şöyle anlattı.
“Dünyanın her yerinde trajik bir dram var. Mültecilerin kendi ülkelerinde despot yönetimlerle baş başa kalmaları çok üzücü. Genel anlamda da Mülteci dramlarının orta doğu ülkelerinde olması daha da acı verici. Yani Müslüman toplulukların olduğu ülkelere bu tür dramlar yaşanıyor.Yüz yılardır bu kadim topraklarda gözyaşı ve acıdan başka bir şey vermedi insanlara. Suriye Irak Libya Filistin hala kan gözyaşı acılar yaşıyor. Benim de birazcık insani bir katkım olur diye Balıklarda Ağlar filminin senaryosunu yazdım ve filmin çekimi için hazırlıklarımız sürüyor.Aylin bebeğin bildiğimiz gibi ufacık bedeninin sahile vurması hala acı bir tablo olarak gözlerimizin önünde. Hafızamızda yine Suriyeli bir çocuğun sizleri Allaha şikayet edeceğim ifadesi de var. Evet, tam da sözün bittiği yerdi bu. İşte umarım bu filmin ufacık bir katkısı olur, vicdanlara dokunur. Aynı zamanda bu filmin bir sosyal sorumluluk projesi olduğunu da belirtmek isterim. Her hangi bir maddi gelir beklentimiz yok. Uluslararası festival filmi bu. Sadece kendi imkanlarımız dahilinde yapılacak bir proje. Savaşın, ölümün, acının, gözyaşının olmadığı bir dünya umudumuz. Evet, Balıklar da Ağlar ama denizler görmez ki. Denizler katil değil, katil olan despot rejimlerdir.”