"Hayali İhracat" operasyonu kapsamında gözaltına alınan şüpheliler, dün adliyeye sevk edildi. Şüphelilerden aralarında Hey Grup Yönetim Kurulu Başkanı Süreyya Sıtkı Bektaş'ın da bulunduğu 27 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi.İstanbul başta olmak üzere 4 ayrı ilde düzenlenen operasyonda çökertilen hayali ihracat şebekesinin yasadışı işlemlerini yaptırmak için kamu görevlilerine hayat kadını temin ettiği öne sürüldü. İstanbul Mali Şube polisi tarafından yapılan "Hayali İhracat" operasoyonunda 48 kişi gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen şüpheliler arasında Hey Group Yönetim Kurulu Başkanı Süreyya Sıtkı Bektaş’ın da olduğu ortaya çıktı. Hey Group bünyesinde tekstil başta olmak üzere turizm ve dış ticaret şirketleri bulunuyor. Konu ile ilgili Radikal ’in ulaşmaya çalıştığı Süreyya Sıtkı Bektaş’ın eşi Hey Group CEO’su Aynur Bektaş telefonlara cevap vermiyor.Şüpheliler Büyükçekmece Adliye'sine hakim karşısına çıkarıldı. Soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kemal Gül, şüphelilerden 34'ünü tutuklanmaları istemi ile mahkemeye sevk etti. Mahkeme heyeti, aralarında Hey Group Yönetim Kurulu Başkanı Süreyya Sıtkı Bektaş'ın da bulunduğu 27 kişinin tutuklanmasına karar verdi.Tutuklanan şüpheliler Metris Cezaevine gönderilirken, soruştuma ile ilgili ayrıntılar da ortaya çıktı. Hey Tekstil'e ait evrak ve kaşelerin suç örgütünü üyelerine ait işyerlerine bulunduğu belirlendi. Resmi evrakta sahtecilik, rüşvet almak, vermek ve hayali ihracat suçlaması ile tutuklanan şüphelilerin gümrük işlemlerinde de sahte teminat mektupları kullandığı ifade edildi.Hey Group özellikle tekstilde adından çok söz ettirmişti. 2000’li yıllarda öne çıkan grup, özellikle Anadolu’da kurduğu tekstil fabrikaları ile birçok kişiye iş imkanı sağlamıştı. Grubun sadece tekstil sektöründe çalışan sayısı bir ara 2 bin 500 kişiye kadar ulaşmıştı.Ancak grubun son yıllarda mali sıkıntı yaşadığı ve çok sayıda icra takibi ile yüzyüze kaldığı biliniyordu.Bilindiği üzere Hey tekstil geçtiğimiz yıl Çerkeş fabrikasını da kapatmıştı.Aynur Bektaş, son yıllarda iş dünyasının en aktif isimlerinden biriydi. TGSD'deki başkanlık görevinin ardından TOBB Kadın Girişimciler Konseyi'nin kurdu, kadınların iş dünyasına atılması için çalıştı. İstanbul'un yanı sıra Çerkeş, Hacı Bektaş, Batman gibi yerlerde atölyeler açtı. Eşiyle birlikte yönettiği Hey Tekstil, Avrupa'nın birçok önemli markalarına tasarım ve üretim yapıyordu. Ancak hızlı büyüyen şirket, Avrupa'daki krizden etkilendi ve şu anda birçok fabrika ve atölyesini kapattı, işçileri ise eylemde.10 ay izlendiİstanbul Mali Suçlarla Mücadele ekipleri, hayali ihracat iddiaları üzerine 10 ay önce projeli bir çalışma başlatmıştı. SGK, BDDK , gümrük ve vergi müfettişlerinin de verdiği destekle geçen pazartesi günü İstanbul , Ankara , Bursa ve Tekirdağ’da tespit edilen 84 ayrı adrese operasyon düzenlenmişti. Baskında aralarında işadamı Süreyya Sıtkı Bektaş'ın da bulunduğu 2’si kamu görevlisi 64 kişi İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Yapılan sorgulama sonucunda hayali ihracat yaptığı belirtilen 70 şirket incelemeye alındı. Şebekenin yönlendirmesiyle çalışan şirketlerin farklı yöntemlerle dolandırıcılık yaptığı ortaya çıktı. İddiaya göre zanlıların uyguladığı bir yönteme göre şirketler değeri yüksek ürünü yurtdışına çıkarıyormuş gibi gösterip değeri çok düşük ürünü yurtdışına gönderiyordu. Böylece devletten ihracat karşılığında yüksek oranda vergi alıyordu. Bu işlemleri gerçekleştirmek için gümrükte çalışan bir kamu görevlisi tarafından yardım alıyorlardı. Başka bir yöntemde ise şirketlerin daha yüksek meblağlı ihraç yapabilmek için ihracat kapasitelerini yüksek göstermesi gerekiyordu. Şebekeye ait şirketler, Dış Ticaret Müsteşarlığı Tekstil Şube Müdürü’nün yardımıyla bu işlerini de kolaylıkla yapıp ihraç kapasitelerini yükseltiyorlardı. Şebekeye yönelik yapılan araştırmalarda liderliğini Barış K.’nın yaptığı şebekenin şirketlerinde iş kapasitesine göre çalıştırması gereken işçi sayısının çoğunu sadece kâğıt üzerinde gösterdiği tespit edildi. Gözaltı sayısının 64’e çıktığı operasyonda şebekenin ihracat yapabilmek için bankalara sahte teminat mektubu gönderdiği tespit edildi. Olayla ilgili gözaltına alınan, aralarında şebeke lideri Barış K. ve iki kamu görevlisinin de olduğu 48 kişi adliyeye gönderildi. DİR suiistimali Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında gümrük vergisi ödemeden ithal ettiği ürünleri iç piyasaya satması sonucunda oluşan rant, dudak uçuklatıyor. Emniyet operasyonlarında yüz milyonlarca dolarlık ihracat gelirinin haksız kazanç yoluyla elde edildiği ortaya çıkarken, DİR kaçakçılığı ile elde edilen gelirin milyar dolarlara ulaştığı iddia ediliyor. Şüphelilerin hayali ihracat yaptığı ürünlerin başında kumaş geliyor. Telefon dinlemelerinde kumaşların önemli bir kısmı Çin’den getiriliyor. DİR kapsamında getirilen, yurtiçinde işlendikten sonra ihraç edilmesi gereken ürünlerin kodları, menşelerinin değiştirildiği anlaşılıyor. Kaçakçılar, DİR kapsamında vergisiz ithal ettiği hammaddeyi kendi imkânları ile işledikten sonra iç piyasaya satıyor. 1 yıl sonra ithal ettiği hammadde kadar alım yapıp ihraç ediyor. Böylelikle sattığı malın hammadesi için vergi vermiyor ve iç piyasadan gelir elde ediyor.Patron fabrikasını soydu Çaycuma’da 3 aylık maş alacağı bulunan 150 işçi, sabah işe geldiklerinde çalıştıkları fabrikayı boşaltılmış halde bulunca, savcılığa suç duyurusunda bulundu. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren, M.K’ye ait tekstil fabrikasında çalışan 150 işçi, dün mesailerini bitirerek evlerine gitti. Gece bekçisi Birol Cıbır’a da fabrikada sabaha kadar işi olduğu gerekçesiyle izin veren M.K, iddiaya göre, tesisteki ürünleri ve makinelerin büyük bölümünü gece tırlara yükleterek kentten ayrıldı. Sabah işe geldiklerinde fabrikadaki makinelerin büyük bölümünün ve yetkililerin olmadığını gören işçiler, büyük şaşkınlık yaşayarak iş yeri sahibine ulaşmaya çalıştılarsa da başarılı olamadı. Bunun üzerine 3 aylık maaş alacakları bulunduğunu ileri süren fabrika çalışanları, dolandırıldıkları gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Patron güvenliğe izin verdiÇaycuma Cumhuriyet Başsavcılığı önünde toplanan işçiler, iş vereni protesto ederek duruma tepki gösterdi. Fabrikanın gece güvenliğini sağlayan Birol Cıbır, gazetecilere, patronun kendisine dün gece izin vererek eve gönderdiğini söyledi. Dün işyeri sahibinin yanına TIR şoförleri geldiğini, kendisinin de onları yemeğe çıkarttığını anlatan Cıbır, şunları söyledi: “Yemekten sonra patronum bana, ‘Sen evine gidebilirsin. Bugün izin kullan, ben sabaha kadar fabrikadayım, işim var’ dedi. Ben de evime gittim ve sabah tekrar işe geldiğimde gözlerime inanamadım. Fabrika boşalmıştı ve diğer çalışan arkadaşlar da kapıda bekliyorlardı. Muhtemelen dün gelen TIR’larma makineler taşındı. İşyerinden maaş alacaklarımız vardı. Dolandırıldığımız gerekçesiyle savcılığa başvurduk.” Fabrikanın boşaltıldığını öğrenen vergi memurları da tesiste incelemelerde bulunarak vergi borcu bulunduğu bildirilen işyeri sahibinin taşımaya fırsat bulamadığı makineleri ve eşyaları kayıt altına aldı. Makinelerin vergi borcuna karşılık haciz edileceği öğrenildi.
ANASAYFA | Ekonomi
Alkent yöneticisi hayali ihracattan TutuklandıAlkent yöneticisi hayali ihracattan Tutuklandı