Emekli Polis Muhammet Yegit'in sosyal medyada yer alan polis grup sayfalarında "Biz Polisler Yeminimize Canımız Pahasına Sadığız Ya Sizler ? " başlıklı makale paylaşımı ile siyasetçilere sitem ederek seslenmesi meslektaşlarınca takdir edildi..
Muhammet Yegit, paylaşımında siyasetçilerin polislere verdiği vaatlerin tutulmadığını belirterek, " Biz polisler canımız pahasına yeminimize sahip çıkarken son 30 (otuz) yıldır her seçim öncesi biz polislere verilen (3600 EK GÖSTERGE) vaatlerinin ASKIDA KALMASI, TUTULMAYAN SÖZLER OLARAK HAFIZALARA KAZINMASI edilen yeminin yok sayılmasına siyasetçilerin yalanlar üzeri kurulu vaatlerinin günden güne çoğalarak hüküm sürmesine olasılık taşımasından mı kaynaklanmaktadır. Madem verilen sözler tutulmayacak yemine ne gerek var ki? Allah’ın adını bari yalan üzere kurulu siyasetlerinizden uzak tutunuz." siteminde bulundu.

."BİZ POLİSLER YEMİNİMİZE CANIMIZ PAHASINA SADIĞIZ YA SİZLER?
Namusum ve şerefim üzerine yemin ederim..!
Bu metin hemen, hemen her alanda yapılan yemin törenlerinin son cümlesidir.
Polis okullarında mezuniyet öncesi bizlerinde yemin töreninde söylediğimiz son cümle olmakla birlikte, bizler için namusum, şerefim ve canım pahasına anlamı taşımaktadır bu son cümle.
Hemen, hemen her polisin çalıştığı süre içerisinde meydana gelebilecek olaylarda devletimizin ve milletimizin bekası için canını seve seve verdiği, vereceği bilinmektedir ve şüphe götürmez bir gerçektir. Birkaç kurum dışında kaç meslek olabilir ki, çocuklar öksüz kalmasın diye kendi çocuklarını öksüz bıraksın?
Biz polisler yeminimizin son cümlesine canımız pahasına sahip çıkarken;
Bizleri yönetmek için seçim öncesi, eğer seçilirsem diye vaatlerde bulunan siyasetçilerin göreve başlarken ettikleri yeminlerinin son cümlesi de, NAMUSUM ve ŞEREFİM üzerine yemin ederim olmasına rağmen, seçimlerden sonra vaatlerini unutmaları ettikleri yemine tezat oluşturmaz mı?
Biz polisler canımız pahasına yeminimize sahip çıkarken son otuz yıldır her seçim öncesi biz polislere verilen üç bin altı yüz (3600 EK GÖSTERGE) vaatlerinin ASKIDA KALMASI TUTULMAYAN SÖZLER OLARAK HAFIZALARA KAZINMASI edilen yeminin yok sayılmasına siyasetçilerin yalanlar üzeri kurulu vaatlerinin günden güne çoğalarak hüküm sürmesine olasılık taşımasından mı kaynaklanmaktadır. Madem verilen sözler tutulmayacak yemine ne gerek var ki? Allah’ın adını bari yalan üzere kurulu siyasetlerinizden uzak tutunuz.
Namusum ve şerefim üzerine yemin ederim…diye bitirirken yeminlerinizi yüzünüzden belli oluyor artık RİYAKARLIĞINIZ. Yemininizle, önce adını andığınız Mevla’yı sonra kullarını kandırdığınızı düşünüyor olabilirsiniz. İnanın ne kulları kanıyor nede adını Ant olarak verdiğiniz Yaradan. Kul hakkıyla hak karşısına çıkmaya korkmuyorsanız varın kandırdığınıza inanmaya devam edin.
Yeminle göreve başlayıp, adını ant olarak verdiği Hakkın adaletini gözetmeyip, koltuğa tutunabilmek için siyasetin ve siyasetçinin kuklası olanlar, açıkladığınız her yalan her haksız oran koltuğunuzda oturmanızı sağlasa da sırat köprüsünden hızla aşağıya doğru kaymanıza sebep olacaktır..Bunu aklınızın bir kenarına not edin.. Ola ki kul hakkıyla huzura gitmek istemiyorsanız aldığınız bu not size sırat üzerinde tutunmanız için yardımcı olacaktır.
Ettiği yeminin anlamını kavrayamayana ne söylesek ne yazsak değişen bir şey olmayacaktır. Ama yeminlerini hatırlatmak, sözlerini anımsatmak bizlerin görevidir. Olur ya gerçekten sözünü yerine getirmek istemesine rağmen aklından çıkıverir.
Eğer seçilirsem diye oy istemek üzere verilen her vaat, Namusum ve Şerefim üzerine yemin ederim diye biten o yeminin güvencesi altındadır. Verilmiş sözlerinizin bir değeri yoksa Hakkın adını vererek içtiğiniz Ant’larınıza sadık kalın. Kalın ki her zorlukta sığındığınız yaradan işlerinizde kolaylıklar kılsın.
Biz polisler Namusum ve Şerefim üzerine ant içerim diye biten yeminlerimize canımız pahasına sahip çıkıyoruz. Ya sizler? "
TR HABER AJANSI-**ÖZEL HABER-**HALİS KAHRAMAN