ERKON Genel Başkanı Ali Murat Alatepe, Yenikapı’da düzenlenen Erzurum Tanıtım Günleri’nde yaptığı konuşmada, Erzurum’un tarihe yön veren, vatan uğruna fedakârlık yapanların şehri olduğunu vurguladı. Alatepe, Erzurum’a olan derin bağlılığın, uzaklarda da olsa yüreklerde yaşatıldığını ifade etti.Erzurum Konfederasyonu (ERKON) tarafından organize edilen Yenikapı Etkinlik Alanı’ndaki buluşmada ERKON Genel Başkanı Ali Murat Alatepe, Erzurum’un tarihine, kültürüne ve maneviyatına vurgu yapan coşkulu bir konuşma gerçekleştirdi. Alatepe, konuşmasında Erzurum’un tarih yazan, kadim bir şehir olduğuna dikkat çekerek, bu şehrin milletin tarih sahnesindeki önemli rollerinden bahsetti. Erzurum’u, sadece tarihin yazdığı bir şehir olarak değil, bizzat tarih yazan bir şehir olarak nitelendirdi.Alatepe, Erzurum’un, ezan, bayrak ve vatan uğruna mücadele verenlerin ve sırrına erenlerin otağı olduğunu ifade etti. Şehirdeki manevi atmosferin halkın hak rızası için nefsini feda edenlerin varlığıyla dolu olduğunu vurgulayan Alatepe, Erzurum’u hasretin ve adaletin sembolü olan Dadaşların diyarı, kefensiz yatanların kucağı olarak tanımladı. Şehrin, sadece üç kelimelik bir isim olmadığını, vicdan, sosyal sorumluluk ve maneviyatın kaynağı olduğunu belirtti.Alatepe, Erzurum’un, İman ordularının saf tuttuğu, halkın tarihin önünde saygıyla eğildiği bir yer olduğunu dile getirerek, Erzurum’un kutsal bir şehir olduğunu vurguladı. Konuşmasında, Erzurum sevdasının her türlü maddi kaygıdan uzak, derin bir hasret ve özlemle yoğrulduğunu söyledi. Erzurum’un vatan sevdasıyla yoğrulmuş toprağına olan bağlılığın hiçbir ipotekle sınırlanamayacağını belirtti. Uzakta olmanın bu sevdayı hafifletmediğini, aksine, memlekete olan özlemi daha da derinleştirdiğini ifade etti.Alatepe, “Erzurum, insanın ruhunu ve gururunu yoğuran, huzurun kaynağıdır. Uzakta olsan bile, Erzurum’u kalbinde hissettiğin her an seninledir,” diyerek, Erzurum’un ruhani ve kültürel bağlarının koparılamaz olduğunu söyledi. Erzurum’a duyduğu derin sevgiyi dile getiren Alatepe, şehrin her durum karşısında methedilmeyi hak ettiğini vurguladı ve Erzurum’un hem tarihteki hem de günümüzdeki öneminin altını çizdi.Bu konuşma, Erzurum’a ve Erzurum kültürüne olan derin sevginin ve bağlılığın somut bir yansıması olarak etkinliğe katılanlar tarafından büyük alkışlarla karşılandı.İşte Ali Murat Alatepe'nin konuşma metni
Erzurum, tarihin nabzının attığı yerdir. Tarihin yazdığı değil, tarih yazan bir kenttir.
Ezan için, bayrak için, vatan için serden geçme sırrına erenlerin otağıdır.
Hak için, Hakk’ın rızası için nefsini feda edenlerin, İlahi Kelimetullah'a varlığını adayanların kentidir.
İnsanı, tüm haslet ve adaletleri tarif eden Dadaş mertebesinin ocağıdır, kefensiz yatanların kucağıdır.
Erzurum, üç hecelik bir isim değildir; Erzurum, millet ruhunun kaynağı, vicdani ve sosyal şuurun mabedidir.
İmam ordularının saf tuttuğu bir mekandır.
Hasılı, Erzurum, tarihin önünde ayağa kalkarak edeple yaklaştığı mübarek bir yurdun adıdır.
Şehri Erzurum'dur, şehri azizdir, şehri mübarektir.
Zira Erzurum, bir hilal uğruna batan güneşlerin doğduğu bir kenttir Erzurum.
Erzurum'da yaşamıyor oluşumuz, ona olan sevdamızı tartışılır yapmaz. Erzurum sevdası dediğiniz hasret, kendi üzerine konulması muhtemel her türlü ipoteği reddeder.
Sıladan uzak oluşumuz, bizim Erzurum'un tarihini, kültürünü, örfünü ve geleneğini bilmediğimiz anlamına gelmez.
Uzaklarda oluşumuz olsa da doğduğumuzda toprağıyla ruhumuzu yoğurduk.
Memleketimize olan sevdamız, genzimizi yakacak ve yüreğimizi burkacak şekilde hasretimizi artırır. Dolayısıyla bizim Erzurumluluğumuzu ölçecek kantar da metrede henüz icat edilmemiştir.
***
Toprağınla yorulduk, ruhun gururun Erzurum, huzurun Erzurum.
Uzakta olsan sanma ki unuturum, özüm Erzurum, sözüm Erzurum.
Baktığın yerde seni bulurum, gönlüm Erzurum, gözüm Erzurum.
Nasıl methedeyim bilemiyorum, her durumda, her şartta Erzurum, Erzurum'dur.
Erzurum, tarihin nabzının attığı yerdir. Tarihin yazdığı değil, tarih yazan bir kenttir.
Ezan için, bayrak için, vatan için serden geçme sırrına erenlerin otağıdır.
Hak için, Hakk’ın rızası için nefsini feda edenlerin, İlahi Kelimetullah'a varlığını adayanların kentidir.
İnsanı, tüm haslet ve adaletleri tarif eden Dadaş mertebesinin ocağıdır, kefensiz yatanların kucağıdır.
Erzurum, üç hecelik bir isim değildir; Erzurum, millet ruhunun kaynağı, vicdani ve sosyal şuurun mabedidir.
İmam ordularının saf tuttuğu bir mekandır.
Hasılı, Erzurum, tarihin önünde ayağa kalkarak edeple yaklaştığı mübarek bir yurdun adıdır.
Şehri Erzurum'dur, şehri azizdir, şehri mübarektir.
Zira Erzurum, bir hilal uğruna batan güneşlerin doğduğu bir kenttir Erzurum.
Erzurum'da yaşamıyor oluşumuz, ona olan sevdamızı tartışılır yapmaz. Erzurum sevdası dediğiniz hasret, kendi üzerine konulması muhtemel her türlü ipoteği reddeder.
Sıladan uzak oluşumuz, bizim Erzurum'un tarihini, kültürünü, örfünü ve geleneğini bilmediğimiz anlamına gelmez.
Uzaklarda oluşumuz olsa da doğduğumuzda toprağıyla ruhumuzu yoğurduk.
Memleketimize olan sevdamız, genzimizi yakacak ve yüreğimizi burkacak şekilde hasretimizi artırır. Dolayısıyla bizim Erzurumluluğumuzu ölçecek kantar da metrede henüz icat edilmemiştir.
***
Toprağınla yorulduk, ruhun gururun Erzurum, huzurun Erzurum.
Uzakta olsan sanma ki unuturum, özüm Erzurum, sözüm Erzurum.
Baktığın yerde seni bulurum, gönlüm Erzurum, gözüm Erzurum.
Nasıl methedeyim bilemiyorum, her durumda, her şartta Erzurum, Erzurum'dur.