Başkanlık Sistemi çok tehlikeli…
Baştan fikrimi söylemek isterim ki;
Prensip olarak Başkanlığa karşı değilim.
Gerekli fren,denge,denetim mekanizmaları oluşturulursa faydası olabilir.
Ancak;
Bu sistemin bize şu an için uygun olduğu görüşünde değilim.
Bu sistem,
Günümüzde sadece Abd.de sağlıklı işliyor.
Başkanlığı deneyen diğer ülkelerde sistem diktatörlüğe dönüştü.
Latin Amerika ülkeleri buna örnektir.
Türkiye yıllardır parlamenter sistemle yönetilmesine rağmen,
Tek parti iktidarlarinda,sistem tek adamlığa doğru giderken.
Özgürlüklerden yana tavır takınan Anayasal kuruluşlar kıyasıya eleştirilip halkın önüne atılırken.
Asker.
Yargı.
Emniyet bu haldeyken.
Anayasa Mahkemesi.
Yargıtay.
Danıştay.
Sayıştay. gibi kurumlar dahi denge,kontrol,denetim işlevlerini tam olarak yerine getiremezken.
Kuvvetler ayrılığı prensibi işlemezken.
Bu durum halk tarafindan önemsenmezken.
Sivil Toplum Kuruluşları işlevsizken.
Medyanın durumu 'alo Fâtih..'ler nedeniyle içler acısı haldeyken.
FEDERALİZM taraftatı 2.Cumhuriyetçi kesim hararetle bu sistemi savunuyorken.
Başkanlık,
Türkiye için felaket olabilecek bir sistemdir.
Türkiye'de,
Demokratik olgunluk oluşmadan,
Demokratik kültür gelişmeden böylesi bir sisteme geçilemez.
Türkiye bu sisteme şu an için hazır değil.
Peki nedir bu sistem..?
Bu sistem dünyada iki farklı şekilde uygulanıyor.
Fransa gibi bazı ülkelerde Cumhurbaşkanı aynı zamanda devlet başkanı ünvanına sahip ancak altında bir de başbakan bulunuyor.
ABD gibi ülkelerde ise Devlet Başkanı tüm yürütme yetkisini kendinde topluyor.
Dünya’da Başkanlık sistemini uygulayan ülkelerin sayısı 38.
Bunlar arasında,
-Venezüela,
-Güney Kore,
-Meksika,
-Kenya,
-Brezilya ve Afganistan gibi ülkeler bulunuyor…
Peki sistem Türkiye’de uygulanırsa ne olur..?
Siyaset bilimciler ve akademisyenler istikrarlı olmadığı ve demokratik olmayan bir sistem yaratma riskinin bulunması nedeniyle sistemi eleştiriyor.
Sistem;
ABD ve birkaç örnek dışında demokratik bir siyasal sistemi sürdüremiyor.
Sistem denemeleri Latin Amerika ülkelerinde diktatörlüklere ve askeri rejimlere dönüştü.
Türkiye gibi demokratik kurumsal yapıları tam oturmamış,
Kuvvetler ayrılığı ilkesi tam uygulanamayan ülkeler de,
Sistemin demokratik yapıdan uzaklaşması çok kolay olabilir.
Başkanlık sistemlerinde sağ ve solda merkez partileri biçiminde iki siyasi partili sistem ortaya çıkıyor…
Sistemin getirebileceği bu olumsuzluklar mutlaka dikkate alınmalı.
Sonuç itibarıyla;
Türkiye gibi bir ülkenin bulunduğu coğrafyanın siyasi durumu göz önüne alındığında,
Binlerce yıllık Devlet geleneğimizde TEK adamlık olduğu düşünülürse,
Bu sistemin DEMOKRATİK bir şekilde işlemeyeceği açıktır.
Tüm yetkileri eline almış bir başkan her istediğin yapabilir.
Ayrıca yarı başkanlık yada partili cumhurbaşkanlığı sistemleri de,
Ülkemiz için doğru sistemler değildir.
Doğru olan;
Şu an ki sistem olan,
Demokratik Parlamenter sistemin arızalarının düzeltilerek yola devam edilmesidir.
Seçim sistemi ve siyasi partiler yasalarının değiştirilmesidir.
Lidere değil,seçmenine karşı sorumlu vekillerin yolunun açılmasıdır.
Liderlerin ağzına bakan vekil değil,seçmenin gözünün içine bakan vekillerin seçilmesinin sağlanmasıdır…
Sistem değişikliği ısrarı gündemden düşmelidir artık.
Böylesi gündemlerle ülkenin enerjisi heba edilmemelidir.
Bu türden gereksiz tartışmalarla Türkiye’yi yormaktan vazgeçilmelidir…
Son Söz;
"Siyaset kişisel İkbal için DEĞİL.HİZMET için yapılır..!"
Osman Nuri TORAMAN