Cari Açık…
Cari açık Türkiye’nin yıllardır en büyük sorunlarından biridir.
Geçmiş istatistiklere bakıldığında,
Bazen dönemsel olarak azalma gösterse de,
Özellikle 1980’lerden sonra devamlı artış göstermiştir.
Bir istatistik vermek gerekirse.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu,
1923’ten,
2003’e kadar olan dönemde.
Yani,80 yılda ‘toplam’ cari açık rakamı 57 Milyar dolar olmuş.
Oysa sadece,
2013 yılında ki cari açık 65 Milyar dolara dayanmış.
Türkiye 1946 yılına kadar “Cari Açık” vermezken,
Bu tarihten itibaren cari açıkla tanışmış.
Bu kısa istatistiği verdikten sonra,aklımıza şu soru gelebilir.
Peki bu açıklar nasıl ve neyle kapatılıyor.?
Bu açık,
Elbette ki 'sıcak Para'yla karşılanıyor.
Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki;
Türkiye’de,
Cari işlemler açığının yüksekliği sorun.
Ancak asıl sorun,cari işlemler açığının finanse ediliş biçimidir.
Yani asıl sorun “Sıcak Para..”
Doğrusu şu ki;
Türkiye bir sarmalın içerisinde.
Sıcak para'nın gelmesi için düşük kur gerekiyor.
Düşük kur politikası ise,
İhracatı düşürüp,
İthalatı dolayısı ile Cari Açığı artırıyor.
Dövizi yükseltince de bu durum,
Doğal olarak cari açığı düşürüyor.
Ancak,
Bu seferde ithalat düşüyor ve ithalata dayalı üretim yapan firmalar dar boğaza giriyor.
İflaslar olabiliyor.
İşsizlik artıyor.
Şu an için,
Değerli TL.de (düşük kur) sorun.
Düşük TL.de (yüksek kur) sorun.
Bana göre;
Türkiye'nin bu sarmaldan kurtulmasının tek yolu var.
O yol'da;
İHRACATA DAYALI SANAYİLEŞMEDİR...
Çünkü;
Şu an Türkiye'de ki firmalar.
Yaptıkları ithalatla,daha çok iç pazara yönelik üretim yapıyorlar.
İthalatın yüksek,İhracatın düşük olmasının önemli bir sebebi de budur.
Bu durumun mutlaka değişmesi gerekiyor.
İthal mal girdilerinin mümkün olduğunca az kullanıldığı ve dış pazara yönelik üretime geçilmesi şarttır.
Bu değişim belki uzun ve zor bir süreci gerektirecektir.
Ama bu,mutlaka gerçekleştirilmesi gereken bir değişimdir.
Kısaca;
Türkiye ithalata dayalı büyüme modelinden,
İhracata dayalı büyüme modeline mutlaka geçmelidir...
Son Söz;
Cari açık ince hastalıktır.Bu hastalık sıcak para virüsü ile tedavi edilmemelidir..!
Osman Nuri Toraman