23 Nisan 1920 Türk Milleti’nin iradesini temsil eden birinci Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı ve Türk Halkının egemenliğini ilan ettiği tarihtir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün Büyük Millet Meclisi’nin açılışı ile beraber sadece Türk çocuklarına değil bütün dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramı, 23 Nisan 1921’den itibaren milli bayram olarak kutlanmaya başlandı.
23 Nisan 1929 tarihine geldiğimizde Atatürk’ün gerek Türk çocuklarına gerekse bütün dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan Çocuk Bayramı ilk kez bayram olarak kutlandı.
Yukarda tarihi hakkında kısa bilgi verdiğimiz 23 Nisan çocuk bayramını tüm çocuklara armağan eden Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklarla ilgili üç farklı anısını sizinle paylaşalım.
SİZ TÜRK ÇOCUKLARI BENİM PARÇAMSINIZ
Atatürk bir gün bir ilkokula gitmişti. Her zaman olduğu gibi bütün çocuklar etrafını sardılar. Hepsi sevinç ile O’nu alkışlıyordu. Yalnız küçük bir çocuk bir kenara çekilmiş ilgisiz gibi duruyordu. Bu durum Atatürk’ün gözünden kaçmadı. Onu yanına çağırdı.
- “Çocuğum neden durgunsun. Bir derdin mi var? Hasta mısın?” Dedi. Çocuk cevap verdi:
- “Bir şeyim yok efendim.” Sonra arkasını döndü. Gözlerinden akan yaşları gizlice sildi. Atatürk bunun üzerine:
- “Niçin ağlıyorsun yavrum sen ağlayınca ben üzülüyorum” dedi. Küçük çocuk o vakit yaşlı gözlerini Atatürk’e çevirdi.
- “Atam, seni böyle yakından görmek isterdik. Geldin, gördük, sevindik. Ama artık sıramızı savdık. Bir daha seni ne vakit göreceğiz, ona ağlıyorum.” Atatürk o vakit bütün çocuklara baktı:
- “Beni her vakit görmek isterseniz aynaya bakın. Siz Türk çocukları benim birer parçamsınız. Ben de sizin.”
Atatürk bir gün çocuk balosuna gider. Onu karşılarında gören tüm çocuklar şaşkınlık içinde kalır. Küçük bir çocuk ise salonun orta yerinde kalakalır. Bu yavru hayranlıkla bir süre Atatürk’e baktıktan sonra “Atatürk’üm seni öpmek istiyorum” der. Ortalığa bir sessizlik dalgası yayılır. Bu derin sessizliği Atatürk’ün sesi bozar. “Öyle ise gel, öp” der. Çocuk koşarak Atatürk’ün boynuna sarılır. O sırada diğer çocuklar da “Biz de… Biz de…” diye bağırırlar. Böylece tüm çocuklar Ata’yı doya doya öperler. Bu görüntü çoğu kişiyi ağlatır. Büyük Atatürk de ağlar. Evet, Türk çocuklarının bu engin sevgisi için ağlar. Hem de sevinç gözyaşlarını dökerek. O gün çevresindekilere övünçle “İşte benim kuşaklarım” der.
AMERİKALI ÇOCUKTAN ATATÜRK’E MEKTUP
Bir ulusun özgürlüğünü kazanıp modernleşmesini sağlamak için varını yoğunu ortaya koyan Atatürk Cumhuriyeti ilan etmesinden kısa bir süre sonra eline geçen bir mektubu okurken gülümsemekle birlikte duygulanır. Atatürk’ü duygulandıran bu satırlar Amerika’da yaşayan 10 yaşındaki bir çocuğun kaleminden çıkmıştır.
Mektupta “Sayın Efendim” diye bahsettiği Atatürk’e seslenen küçük çocuk bir röportaj sayesinde Mustafa Kemal ve hükümetine ilgi duyduğunu belirtiyordu.
Mektupta yer alan diğer ifadeler ise
“Türkiye hakkında bir defterim var ve şimdiden siz ve bayan Kemal (Latife hanım) hakkında birçok resim topladım. Lütfen bir Amerikalı çocuğa bir küçük not ve bir imzalı fotoğrafınızı gönderin. Bir gün Türkiye’yi görebileceğimi umut ediyorum.
Saygılarımla.”
Curtis LaFrance
Atatürk’ün küçük çocuğa cevaben yazdığı mektup:
Çocuğun böyle masumane ricasını görmezden gelmeyen Atatürk hemen bir kağıt ve kalem isteyerek çocuk için şu ifadeleri işler mektuba.
“Mektubunuzu aldım. Türk vatanı hakkındaki alaka ve temenniyatınıza teşekkür ederim. Arzunuz veçhile bir adet fotoğrafımı leffen gönderiyorum. Amerika’nın zeki ve çalışkan çocuklarına yegane tavsiyem, Türkler hakkında her işittiklerine hakikat nazariyle bakmayıp kanıtlarını mutlaka ilmî ve esaslı tedkikata istinat ettirmeye bilhassa affı ehemmiyet eylemeleridir.
Hayatta naili muvaffakiyet ve saadet olmanızı temenni ederim.”
Türkiye Reis-i Cumhuru
Gazi Mustafa Kemal
Atatürk’ün çocuklarla ilgili yüzlerce buna benzer anısı vardır. Ben sadece çocuklarımıza yarının gençlerine bu ülkenin geleceği olacak evlatlarımıza referans olması için bu üç anıyı seçtim. Bu vesile ile 23 Nisan Çocuk Bayramını başta Türk çocukları olmak üzere bütün dünya çocuklarına armağan eden Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını rahmetle minnetle özlemle yad ediyorum. Başta kendi çocuklarım olmak üzere bütün dünya çocuklarının 23 Nisan Çocuk Bayramını tebrik ediyor, onlara sağlıklı huzurlu barış içerisinde uzun bir ömür temenni ediyorum. Yazımı Atatürk’ün çocuklara söylediği şu sözleriyle bitirmek istiyorum.
“Küçük Hanımlar, Küçük Beyler!
Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, geleceğin ışığısınız.
Memleketi asıl ışığa boğacak sizsiniz.
Kendiniz ne kadar önemli, değerli, olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız.”