Yine gündemim kiralar ve TOKİ’nin “Emekliye kira öder gibi ev” yalanı…
İstanbul’da oturulabilir bir evin kirasi 1500 TL den başlıyor…
Türkiye’deki emekli toplamının yüzde 70’ı kirada oturmaya devam ediyor.
Kiracıların birçoğu işçi, memur ve emekli.
Evet daha önce de yazmıştım yine ısrarla yazıyorum…
Özellikle emeklinin toplam maaşı kirasını karşılamıyor…
Dar gelirli ve emekli sadece barınma ve yaşama hakkı istiyor…
Sosyallik te sosyal devlet anlayışı da tartışılır hale geldi…
Bu nasıl sosyal Devlet?
Şayet yetkililer kira enflasyonuna müdahale etmez ise ülkeyi büyük bir sosyal kaos bekliyor...
Sosyal devletin temel prensiplerinden birisi konut ve barınma hakkı.
Buna göre; “Herkes temel insani gereksinimlerini karşılayabilecek, insan haysiyetine yakışır biçimde konut ve barınma hakkına sahiptir. Devlet bu hakların gerçekleşmesi için şehirlerin ve diğer yerleşim birimlerinin tarihi ve kültürel nitelikleri ile çevre değerlerini de esas alan bir plan çerçevesinde gerekli tedbirleri alır.”
Siyasi iradenin, hükümet edenlerin, devletin ‘sosyal devlet’ ilkesi gereği dar gelirliler ve emekliler için sosyal konut üretmesi gerekiyor. Bu hak ihmal ve göz ardı ediliyor...
Düşük faizli diye anlatılan banka kredisi - mortgage her ne kadar düşük gelirli için ev sahibi olma yolu olarak gösterilse de “en düşük kredi taksitine” dar gelirlinin imkanı ve emeklinin maaşı yetmiyor…
Bu sistemle dar gelirlinin ve emeklinin ev sahibi olması imkansız.
Dar gelirlisinin, emeklisinin nasıl yaşadığı hükümet edenlerin umurunda bile değil…
Gelir dağılımındaki eşitsizlik uçurum haline geldi…
Birileri refah içinde yaşarken dar gelirli ve emeklinin sefalete itilmesi, sosyal adalete de, insan haklarına da aykırı…
Dar gelirli ve emekli kesimin barınma ve yaşama hakkı sosyal devlet ilkesinin gereği…
Milleti temsil eden vekiller sosyal haklar konusunda suskun...
Bu nasıl sosyal devlet anlayışı?
Açıkçası bunu anlamak mümkün değil.
OY İÇİN TOKİ YALANI
Siyasiler ve TOKİ ikide bir açıklama yapıp, emeklileri sömürüyor.
Emekliye kira öder gibi ucuz konut yalanıyla oy avcılığı yapılıyor ve seçim bitince vaat unutturuluyor…
Vaatlere kanıp TOKİ’yi arayanlar telefonda azar üstüne azar işitiyor…
Türkiye’de 9 milyon emekli var. Yaklaşık yüzde 70’inin yani 6 milyon 300 bin emeklinin konutu yok.
Peki, TOKİ’nin emeklilere yılda yaptığı konut sayısı ortalama olarak kaç, biliyor musunuz?
TOKİ, 2017 yılında emeklilere 15 bin konut inşa edecek.
Dar gelirliler ve emekliler düşük fiyatlı kampanyalardan faydalanarak, ayda 300 lira taksitle ev sahibi olabileceği anlatılıyor…
Emekli olduktan sonra rahat bir yaşam sürmek isteyen emeklilerimizin en büyük hayali bir ev sahibi olabilmesi…
Fakat emekliye İstanbul’dan konut tamamen imkansız…
TOKİ emekliye 10 yılda 150 bin, 100 yılda bir buçuk milyon konut yapabiliyor.
420 yılda, 6 milyon 300 bin emekliye konut üretebiliyor…
O yalan bu yalan birazda TOKİ'yle oyalan diyor siyasetçi, Millette bir tutam tuz alıp koşuyor....
Şu anda mevcut ev sahibi olmayan emeklilerin tamamına ev ancak ve ancak 420 yılda yapılabilir.
Yani Dört buçuk asırdan söz ediyoruz…
Siyasetçilerin ‘Seni ucuz taksitle konut sahibi yapacağız demesi’ emekliye hayal satmak, onun umuduyla oynamak, oy avcılığı yapmak değil midir? Onu sömürmek değil midir?
Emekli hakkını helal etmiyor… Oyumuzda hakkımız da sistemi kendine kullanana haram, zıkkım olsun diyor…
TOPLU TAŞITLARDA ‘YAYILARAK OTURMAYI KES’
İspanya’nın başkenti Madrid’de belediye, erkeklerin otobüslerde kadınları rahatsız edecek şekilde yayılarak oturmasını engellemek için araçlara ikaz levhaları koyma kararı aldı. Bunu biz de haber yaptık…
Podemos (Yapabiliriz) Partisi ise tabelaların sadece otobüslere değil bütün toplu taşıma araçlarına koyulması için önerge verdi. Parti, sosyal medyada #MadridSinManspreading (Erkeklerin Yayılmadığı Madrid) etiketiyle bir kampanya da başlattı. Ayrıca ayakta yolculuk edenlerin sırt çantalarını çıkarması için de kampanyalar yürütülüyor.
Benzer kampanyalar daha önce Türkiye de dahil başka ülkelerde de konuşulmuştu...
Bizde yazdık ki ‘Yayılarak Oturmayı Kes ’kampanyasının Türkiye’de uygulanması bekleniyor...
İETT’ye de hem yazılı hem sözlü bildirdik…
İETT’den TIK dahi yok… Şimdi test edelim. İETT’de böyle medeni bir kararı uygulayabilecek bir yönetici var mı?
Hadi görelim İETT Yönetimi…
TRAFİK HEPİMİZİN DERDİ
Evet, trafik hepimizin derdi…
Özellikle slalom yaparak seyir eden araçlar, başka sürücülerin hayatına kast eden sürücülere ağır cezalar verilmeli…
Engellilerin ve bebekli annelerin kullandığı rampaların önüne, kaldırımlara yapılan PARK lar çok can sıkıcı…
Caydırıcı cezalar uygulanmalı…
Ya otobüs duraklarını ihlal eden taksi ve minibüsler…
Taksiler ve minibüsler insanların canına kast ederek otobüs duraklarında yolcu topluyor, durakta bekliyor veya durak önünde ileri geri süratle hareket ediyor, insanların hayatını tehlikeye sokuyor, hiçbir denetim ve caydırıcı engelleme çalışması yapılmıyor… Duraklar Denetim bekliyor!...
155 FACİASI
ACİL durumlarda sığınacağımız bir telefon numarası varya 155… İşte o na ulaşmak hayal gibi...
Emniyet Teşkilatının vatandaşlarımıza yönelik hizmet sunduğu en önemli alanlardan birisi...155 Polis İmdat Acil Çağrı Merkezleri, bilinen diğer adıyla Emniyet Haber Merkezleridir.
Emniyet Teşkilatının, yurt çapında vatandaşlarımızın polise daha hızlı ve kolay erişimini sağlamak için kurulan bu sistem her neden se çalışmıyor… Çalıyor açan yok... Bazen açılıyor ve kendiliğinden anında kapanıyor...
Başınıza bir olay gelince 155’e ancak tesadüfen bağlanabilirsiniz…
Saatlerce arıyorsunuz ve 155’e ulaşmak imkânsız…
Vatandaşın yaşam alanlarının güvenliği ve tehlike anında müracaat edebileceği sistemlerin hizmete uygun çalışması en önemli değerdir…
Bu değerlerimize sahip çıkılmasını ve bu konularla ilgili gereken düzenlemelerin yapılmasını arzu ediyorum…
İstanbul’daki otobüs duraklarının minibüslerin ve ticari taksilerin işgalinden ve tehlikesinden korunmasını talep ediyorum…
Sevgiyle Kalın...
Ahmet Kaplan