Değerli okuyucularım;
Ben sizin avukatınızım...
www.halkinavukati.com isimli kardeş sitemizde sizin sorunlarınızı dile getiriyorum.
h.e.sevin@gmail.com adresinden bana ulaştırılacak her sorunuzu cevaplamaya çalışacağım.
Cevaplarınızı hem buradan hem de kardeş sitemiz www.halkinavukati.com daizleyeceksiniz.
Bana en çok sorulan soru: ‘’Uzmanlığın ne?’’ . ‘’Her davaya bakarım’’ dediğimde sanki ‘’Ne iş olsa yaparım abi.’’ demiş gibi oluyorum. Aslında öyle değil.
Mesela bir trafik kazası düşünelim, yaralı da var olayımızda. Burada öncelikle ceza davası açılacak, arkasından kusurlu taraf aleyhine tazminat davası açılacak. Eğer kaza Karayolları Genel Müdürlüğü’nün ihmali neticesinde olmuşsa örneğin gerekli uyarı levhaları yerlerine konmadığı için kaza olmuşsa idare davası açılacak, tazminat davası sonucunda mahkeme tazminata hükmederse bu tazminat icra takibi yoluyla alınacak. Dolayısıyla tek bir olay için birden fazla hukuki işlem gerekebilir ve vekâlet verdiğiniz avukat ‘’Ben ceza avukatıyım diğer konularla ilgilenmem.’’ derse, diğer davalar için farklı bir avukat tutmak zorunda kalırsınız.
İkinci soru da ‘’En son kaça olur?’’. Biz avukatlar esnaf olmadığımız için (esnaf zihniyetiyle hareket eden meslektaşlarımı konunun dışında tutuyorum) “Valla daha aşağısında maliyeti kurtarmaz” diyemiyoruz. Yaptığımız işin maliyeti ve dolayısıyla bir net kârı yok. Bizler bilgi ve tecrübemizi kullanarak ihtiyacı olanlara hukuki yardımda bulunuyoruz. Avukatlık kanunu gereği başka bir iş yapmamız da yasak. Ayrıca her dava ve iş takibi için harç, tebligat, şehir dışı davalarda ulaşım konaklama gibi masraflar vardır. Bunlardan ufak olanları avukatın cebinden verir. Dolayısıyla avukatın istediği ücretin tamamı cebine kalmaz.
Bana internetten gelen sorularda bazen “Bu iş ne kadara yapılır?” tarzında sorular da geliyor. Her avukat kendi ücretini kendisi belirler. Tabii ki baroların yayınladığı asgari ücret tarifeleri de ücret konusunda fikir verir. Avukatın davanıza bakmak için istediği ücreti fazla buluyorsanız başka avukatlarla da görüşebilirsiniz.
“Birini öldürsem ne kadar alırım?” Bir avukatla tanışan, hemen ona soru sorma ihtiyacı hisseden ama soracak soru bulamayan kişilerin ilk aklına gelen soru… Adam öldürmenin bir çok çeşidi var, ayrıca dava sürecinde cezayı artıran ve azaltan faktörler de ayrıntılı incelenir ve eğer sanık suçlu bulunmuşsa bütün bu faktörlerin cezaya etkileri tek tek saptanır. Bütün bu aşamaların sonucunda ceza hesaplanır.
Avukatların da sizlerden farklı olmadıklarını, onların da duygu ve düşünceleri olduğunu, canlarının sıkılabileceğini, sevinebileceklerini, üzülebileceklerini, dalıp gidebileceklerini, içinden kahkahalarla gülmek istese de kendine hâkim olabileceklerini, kırılsa da bunu belli etmeyebileceğini, bazen alttan alıp bazen aniden parlayabileceğini, bazen de hiç bir şeyi kafaya takmayabileceğini aklınızdan çıkarmayın.
Sevgiyle kalın.
oyuna geldım
Rumuz: basıma gelenler
Merhaba. Biz 3 erkek kardeşiz babam vefat etti ve babamın olan 3 katlı evimiz kalan mirasımız. Bize kalan bu evin hissesini alan büyük abim hissesini küçük kardesıme para karsılığı sattı ve bunun için de benim de imzam gerekti. Ben de mazeretimden dolayı vekalet çıkartıp gönderdim annemin üzerine, abim hissesini satabilir kardeşime diye ama bu vekaletle annem de kendi hissesini vermiş küçük kardeşime. Annemin hissesinde payım kalmadı, o da hepsini vermiş küçük kardeşime ben bu adaletsizliğe nasıl ne yababilirim?
SAYGILAR.
Anneniz siz vekalet vermeseydiniz de yine kendi hissesini kardeşinize satabilirdi. Bu satışın sizin annenize verdiğiniz vekaletle bir ilgisi yok.
Eğer anneniz sizden önce vefat ederse ve kendi payını kardeşinize satış yoluyla devretmişse vefaten sonra bu satışın iptali için mahkemeye aşvurabilirsiniz. Satış gerçek eğer üzerinden bile yapılmış olsa kazanma ihtimaliniz yüksek. Ancak anneniz kendi payını kardeşinize bağış yoluyla devretmişse bunu iptal ettiremezsiniz.
Eğer annenizin, bilgisizliğinden faydalanılarak kardeşiniz tarafından kandırıldığını düşünüyorsanız şimdi de iptal davası açabilirsiniz. Çünkü konu sizi de ilgilendiriyor.
SENET
Rumuz: belalidil
Sayın avukat bey. Bizim eşimin adına bir dairemiz vardı. Eşim evi sattı. Paranın bir kısmını aldı, geri kalanına da senet yaptı. Ancak eşimle üvey kızım senedi bozdurmak üzere seyehat halindeyken eşim, kalp krizi sonucu vefat etti. Üvey kızım babasının üzerinden senedi alıp evsahibinden korkutarak senedi bozdurmuş. Ben evsahibiyle iletişim kurdum ve adam bana kızın parayı aldığına dair belge olduğunu, imzalattığını söyledi ve senedin fotokopisini bana yolladı. Bu hususta ne yapmalıyım. Saygılar
Elinizde senet olmadığı için ev sahibine karşı hiçbir şekilde hak iddia edemezsiniz. Ancak ev sahibini şahit göstererek üvey kızınıza karşı sebepsiz zenginleşme davası açabilirsiniz. Çünkü kızınız, haksız yere kendine ait olmayan bir paraya sahip olmuş.
Burada kıznız da elindeki paranın, kendisine babasından kalan miras olduğunu ileri sürebilir. O zaman sizde veraset ilamı çıkarttırırsınız. Orada mirasın kimler tarafından ne şekilde bölüşüleceği belirtilir.
Ölümlü trafik kazası.
Rumuz:
Oğlum gece saat 22:00 sularında arabasıyla giderken kırmızı ışıkta duruyor. Sağında da belediye otobüsü varmış. Belediye otobüsüyle beraber hareket ettikten yaklaşık 20 metre sonra omzunda elektirikli testere olan bir adam yola çıkıyor. Oğlum belediye otobüsüyle yanyana gittiği için bu adamı son anda fark ediyor ve hemen firene basıyor ancak adama hafifçe çarpıyor. Adam yere düşüyor. Elindeki elektirikli testere arabanın kaputunun üstüne düşüp yuvarlanarak yerdeki adamın üzerine düşüyor ve onu boynundan yaralıyor. Adam sabaha karşı hastanede ölmüş. Oğlum şu anda tutuklu. Durumu ne olur?
Eğer oğlunuz yeşil ışıkta geçtiği için bu olay meydana gelmişse “Taksirle Adam Öldürme” suçuyla yargılanacak. Şayet oğlunuz kırmızı ışıkta geçtiği için bu kaza olmuşsa oğlunuz “Olası Kastla Adam Öldürmek” suçuyla yargılanacaktır. Olası kastla adam öldürme suçunda, öldüren kişinin özel birini öldürmek gibi bir amacı yoktur ancak eylemi sonucunda birisinin yada birilerini öleceğini tahmin edebilir. Olayımıza dönecek olursak oğlunuzun belediye otobüsüyle yanyana gittiğini belirtmişsiniz bu durum da büyük ihtimalle oğlunuz yeşil ışıkta geçmiş çünkü iki aracında aynı anda kırmızıda geçme ihtimali düşük. Ayrıca kaza trafik ışıklarından yaklaşık 20 metre sonra meydana gelmiş dolayısıyla fazla hızlı da vurmuş olamaz. Alacağı ceza konusunda şu an için net bir şey söylemek güç. Eğer oğlunuz “Taksirle Adam Öldürme” suçuyla yargılanırsa fazla ceza almaz. Ancak savcı “Olası Kastla Adam Öldürmek” suçundan dolayı dava açarsa oğlunuzun işi zor. Trafik polisinin tuttuğu kaza taspit tutanağı da davada belirleyici olacaktır.
Sözleşmeye aykırı binaya karşı ne yapabiliriz?
Rumuz:
Biz bir yapı kooperatifi kurduk. Topladığımız parayı binaları yapması için bir inşaat firmasına verdik. Ancak inşaat firması sözleşmeye aykırı davranarak düşük kalitede malzeme kullanmış. Şu anda inşaatın %95’i bitmiş durumda. Ne yapabiliriz?
Tespit davası açılabilir. Bu durumda mahkeme bilirkişi ve keşifle sözleşmeye aykırılıkları tespit eder. Bu davanın sonucuyla önce inşaat firmasına noter kanalıyla ihtar gönderilebilir. Bu ihtarla ödenecek miktarda indirim veya düzeltilme ihtimali varsa düzeltme veya sözleşmenin iptali veya binanın yıkılıp yeniden yapılması istenebilir. Kabul etmezlerse ihtarnamede neyi talep etmişseniz o taleple mahkemeye başvurabilirsiniz.
İki imzayla geçerli olabilecek çek.
Rumuz:
Benden mal alan firma karşılık olarak çek verdi. Çeki bankaya götürdüğümde bu çekin geçerli olması için çift imza gerektiği ancak bu çekin tek imzalı olduğu gerekçesiyle ödeme yapmadılar. Mağdurum ne yapmam gerekiyor?
Normalde çekler tek imzayla geçerli olur. Sizin burdaki düzenlemeyi bildiğinizi ispatlamak çeki veren firmaya düşer. Eğer ispatlayamazlarsa çeki tek başına imzalayan şahıs çek miktarından şahsen sorumlu olur. Siz çekle hem firmaya hem de çeki imzalayan kişinin şahsına icra takibi başlatın onlar itiraz ederlerse dosya icra mahkemesine gider. Orda çekin iki imzayla geçerli olacağını bilmediğinizi bilseydiniz çeki bu haliyle kabul edtmeyeceğinizi belirtirsiniz. Ayrıca çekin tek imzayla geçerli olmayacağını bile bile çeki imzalayan şahsı dolandırıcılık suçundan mahkemeye verebilirsiniz.
tutanak
iş yerinin girdi çıktı göstermesi
Rumuz: Kaya D.
Merhabalar,
İşe giriş tarihim 16.11.1998
çıkış 17.07.1999 giriş 18.07.1999
çıkış 31.12.1999 giriş 09.01.2000
19.09.2005 giriş 20.09.2005
çıkış 12.11.2008
internetten dokum aldığımda 12.11.2008
çıkış yapmış görünüyorum ve şu an ben işte hala çalışıyorum
benim bu durumda ne yapmam gerekiyor
izlemem gereken yol nedir?
Benim bu durumda izlemem gereken yol ne olmalı bana ayrıntılı olarak bilgilendirebilir misiniz?
İlgi ve yardımlarınıza şimdiden teşekkür eder çalışmalarınızda başarılar dilerim.
İş yerinin bulunduğu yer İş Mahkemesine ‘’Hizmet Tespiti Davası’’ davası açman gerekiyor. Mahkeme senden şahit isteyecektir. Dava sonunda mahkeme kararını Sosyal Güvenlik Kurumuna ibraz ettiğinde belirtilen süre kadar çalışmışsın kabul edilecek ve ödenmeyen sigorta pirimlerin patronundan tahsil edilecek. Eğer mahkeme bu süreler içinde kesintisiz çalıştığına hükmederse ilerde işten çıkarılırsan veya emekli olursan kıdem tazminatın ona göre hesaplanır.