Ekonomi Çöktü, Bıçak Kemiğe Dayandı
MEMLEKETTE TIK YOK!
Türkiye, derinleşen ekonomik krizle mücadele ediyor.
Devletin açıkladığı enflasyon ile halkın enflasyonu arasındaki 180
derecelik makas bir türlü kapanmıyor.
Milletin bir numaralı sorunu ekonomi oldu. Ekonomik krizle
savaşan, geçim derdine düşen millet, eğitim ve adalet başta
olmak üzere ülke gündeminden adeta uzaklaştırılıyor.
Türkiye’nin geldiği noktada, hükümet şaha kalkmış bir ekonomiden
bahsediyor. Fakat anlatılanlar ve hükümetin ekonomi politikası, millette
kabul görmüyor. Dövizin yükselmesi de üretim sektörünü ve
dolayısıyla Türkiye’nin ekonomisini doğrudan etkiliyor.
Dövizin yükselip ulusal paranın değer kaybetmesinin ekonomiye
firmalara ve millete ağır bir bedeli var.
EMEKLİLERE ZULÜM GİBİ ZAM
Bu arada asgari ücretin ardından emekli maaşı da TÜİK tarafından ilan
edilen enflasyon verileri çerçevesinde belli oldu. Memur emekli maaşı
yüzde 5+22,48, işçi emekli maaşı yüzde 25,47 zamlandı.
En düşük maaş alan 1 milyon emeklinin maaşı 2.500 liraya çıkarıldı.
Fakat 9 milyon emekli enflasyona ezdirildi.
YENİDEN DEĞERLEME YÜZDE 36,2, ENFLASYON YÜZDE 36
2020 yılında devlet alacakları için yeniden değerleme oranı yüzde 9,11
iken, 2021 yılı için yeniden değerleme oranı yüzde 36,20 olarak tespit
edildi. Devletle ilişkili olan tüm vergi, harç, prim ödeme, trafik cezası
gibi işlemlerde artış yüzde 36.20 uygulanacak.
Enflasyon oranının yüzde 36, devletin yeniden değerleme
oranının yüzde 36,2 olmasına rağmen Emekli maaşı zammının
yüzde 25,47 olması emeklileri isyan ettirdi. 13 milyon 644 bin
emekliden 9 milyon 321 bininin maaşı Açlık Sınırının Altında kaldı.
MEMLEKETTE TIK YOK!
Hükümetin tepki vermeyeceğini zannettiği, ömrü boyunca ülke
için çalışmış, SGK havuzuna yıllarca prim yatırmış, devletine
vergisini tıkır tıkır ödemiş, ülkemizin sessiz çoğunluğu Emekliler,
gözden çıkarılmış durumda. 13 milyon 644 bin emekliden 9
milyon 321 bini Açlık Sınırının Altında yaşam savaşı veriyor.
4 kişilik ailenin yoksulluk sınırı 13 bin 844 lira, açlık sınırı 4 bin
250 lira oldu. EMEKLİYE LAYIK GÖRÜLEN ZAM yüzde 25,47 oldu.
En düşük emekli 2 bin 500 olurken, yaklaşık 9 milyon emeklinin
maaşı 3 bin TL ile 4 bin TL civarına ulaşabildi.
TÜİK’in enflasyonu yüzde 36, Devlet Alacakları için yeniden değerleme
oranı yüzde 36,20 olurken, Emeklilere adaletsizce verilen yüzde
25,47 ile emeklinin yaşam hakkı elinden alındı. Emeklilerimiz ciddi bir
yoksullukla ve sefaletle yüz yüze. Geçinemeyen emekliler ‘emeklilik
hayalleri’ni gerçekleştirmek yerine çalışmaya devam etmek zorunda
ama iş imkanı da yok. Türkiye’de emeklilerin 4,3 milyonu yani yüzde
47’si ya çalışıyor ya da iş arıyor. Yüzde 25’lik zamdan memnun
olan tek bir tane emekli yoktur. Emekliye resmen sürünün deniliyor.
Emekliler yıllarca prim ödemesi yaptılar. Yabancı ülkelerin emeklileri
gelip ülkemizde krallar gibi tatil yaparken, emekliler temel ihtiyaçlarını
zar zor gideriyor.
GENÇ EMEKLİLER ÜLKESİ DEĞİLİZ
İddia edildiği gibi Türkiye genç emekliler ülkesi değil. Emeklilerin yüzde
80’ine yakınını 55 ve yukarı yaşta. Türkiye’de emeklilikte ortalama
ömür beklentisi 17,6 yıl ile OECD ve Avrupa ortalamasının oldukça
altında. Emeklilikte ortalama ömür beklentisi Fransa’da 25 yıl olurken
Yunanistan’da ise 24 yıl. Türkiye’de en düşük emekli aylık ve geliri
alan emeklilerin ilk dilimi ile en yüksek emekli aylık ve geliri alanlar
arasındaki fark 7.5 kat. Avrupa Birliği’nde ise bu fark 4,2 kat.
2021’İN KAZANANI DOLAR OLDU
Hükümetin kur artışını pozitif bir gelişme gibi sunmaları, TL’den kaçış
paniğini de beraberinde getirdi. Elindeki paranın enflasyon karşısında
ezildiğini gören vatandaş da hızla dövize ve altına kaçmaya başlayınca,
20 Aralık Pazartesi günü kurda 18,36’lık zirve görüldü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kur korumalı mevduat modelini açıkladığı
20 Aralık gecesi ise hükümet ani bir rota değişikliği ile kur korumalı
mevduat uygulamasını başlattı.
Müdahaleden sonra Dolar/TL’de günlük en yüksek artış oranı, yüzde
8,3’lük oranla 27 Aralık Pazartesi günü yaşandı. 24 Aralık’ı 10,63 ile
kapatan kur, pazartesi gününü 11,52 ile kapattı.
2021 Şubatta 6,89’u, Aralık’ta 18,36’yı gören dolar kuru, 2021 yılında
yüzde 80’e yakın tarihi artışı gördü. 2021 yılında dünyada en fazla
değer kaybeden para birimi TL oldu.
NEDEN DOLARA MÜDAHALEYE DEVAM EDİLMİYOR?
Döviz, altın, enflasyon fırladı ve dolar kuru 20 Şubat 2021 de 7,4 TL,
20 Ekim 2021’de 8,9 TL iken, 20 Aralık 2021’de 18,3674 TL oldu.
Yapılan müdahaleyle Aralık sonu ve Ocağın ilk haftasında 13,3 TL’lere
düştü. Ve vatandaş haklı olarak soruyor ve talep ediyor... Hükümet
müdahale edince dolar 18,3674 TL den, 13,3 TL’lere düştü. O zaman bir
müdahale daha yapıp tekrar ilk hızlı yükseliş günlerindeki gibi 8,9 TL’lere
neden düşürmüyor? Neden Dolara müdahaleye devam edilmiyor?
ZAM YAĞMURU DEVAM EDİYOR!
Dolar yükseldikçe zam geldi. Yediğimiz içtiğimiz her şeye zam geldi.
Vatandaş enflasyon oranlarının altında ezildikçe ezildi.
18 liralara çıkan dolar kuru, 13 liralara düştü ancak marketteki fiyatlar
düşmedi. Marketler ve pazarlar dünden pahalı, yarından ucuz…
Zirve yapan hayat pahalılığı, vatandaşları çarşı-pazara çıkamaz hale
getirdi. 2022 yılının ilk saatlerinde doğalgaz, elektrik ve ardından
akaryakıta gelen zamlarla başlayan zam yağmuru devam ediyor.
Özellikle zincir marketlerde birçok temel gıda ürünü düne göre
pahalandı. İğneden ipliğe gelen zamlar vatandaşları isyan ettiriyor.
‘Düne göre pahalı olsa da yarından ucuz’ söylemi hem vatandaşın
hem de esnafın dilinde. 2022 yılına elektrikten doğalgaza, akaryakıttan
ulaşıma, otoyollardan harçlara yapılan zamlarla gözlerini açan
vatandaşlar her geçen gün gelen zamlarla yaşamaya çalışıyor. Zincir
marketler, haftaya temel gıda ürünlerine yaptıkları zamlarla başlıyor.
SEBZE, MEYVE FİYATLARI CEP YAKIYOR.
Birçok ürünün fiyatı hallerde bile en az dörde katlandı. Türkiye’de
üretilen sebze ve meyveye ulaşmak dahi imkânsız hale gelirken, hallere
gelen ithal ürünlerin fiyatı altın değerinde. Son bir yılda sofraların temel
ürünleri olan patatesin en düşük kilogram fiyatı, halde yüzde 166,
patlıcanın kilosu yüzde 400, salatalığın kilosu yüzde 150, maydanozun
demeti yüzde 100, domatesin fiyatı yüzde 100 zamlandı.
Ürünler halden sonra sofraya gelene kadar dört kez el değiştiriyor.
FATURALAR İSYAN ETTİRİYOR
Vatandaşlar, zamlı elektrik ve doğalgaz faturalarına isyan ediyor.
Rekor seviyedeki hayat pahalılığıyla mücadele eden ve nereden tasarruf
edeceğini şaşırır duruma geldi.
ZAM ZAM DA ZAM ZAM
Allah ÜLKEMİZİN ve MİLLETİMİZİN yardımcısı olsun.
Kasım ayından beri gelen zamlar, faturalara yapılan zamlarla
birleştiğinde millet allak bullak oldu.
Asgari ücret çalışanın eline ulaşmadan eridi.
Gıda- Sebze Meyveye ortalama yüzde 80- 180 zam geldi.
Elektriğe yüzde 127 zam geldi.
Motorine yüzde 120 zam geldi.
Benzine yüzde 115 zam geldi.
Doğalgaza yüzde 110 zam geldi.
Köprülere yüzde 80 zam geldi.
Ayçiçek yağına yüzde 120 zam geldi.
Zam Zam Da Zam Zam! Zamlar devam ediyor…
Vatandaş mağdur, hükümet ninniye devam ediyor!