14 Mart 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan yönetmelikle araçlarda alkol kilidi ve şerit kontrol sistemi gibi teknik şartlar belirlendi.
Alkol kilidi sistemi, sürücülerin aracı çalıştırmadan önce nefes testi yapmasını gerektiriyor. Test sonucunda alkol oranı belirleniyor; eğer oran sınırın üzerindeyse araç çalıştırılamıyor ve sürücü uyarılıyor. Bu yenilik, trafikte alkollü araç kullanımını önlemek için önemli bir adım olarak görülüyor.
Araçlara alkol kilidi uygulamasının Türkiye’de de yasalara girmesi bu yüzden beni inanılmaz derecede mutlu etmiş bulunuyor. Bu kararı alanları canıgönülden alkışlıyorum.
Aslında alkol kilidi konusu ön plana çıktı ama yönetmelik de sadece alkol kilidi konusu yok..
Yönetmelik :
1- Akıllı hız destek sistemi,
2- Sürücü dalgınlık ve dikkat uyarı sistemi,
3- Olay veri kaydedicisi,
4- Alkol kilidi kurulum ön hazırlığı
5- Gelişmiş sürücü dikkat dağınıklığı uyarı sistemi
konularını kapsıyor ve Avrupa Birliği mevzuatına uyum çerçevesinde hazırlanmış bulunuyor.
2024 yılı için henüz bir veri yayımlanmamış ama Dünya Sağlık Örgütü (WHO) kaynaklarına göre; 2023 yılında dünya genelinde trafik kazalarında yaklaşık 1,19 milyon kişi hayatını kaybetti ve her yıl trafik kazalarında 20 ila 50 milyon kişinin ölümcül olmayan yaralanmalara maruz kaldığını belirtiyor. (WHO Global Status Report on Road Safety 2023).
Trafik kazalarının dört temel sebebi vardır:
1- Sürücü kusurları
2- Yaya / hayvan kusurları
3- Yol kusurları
4- Araç kusurları
Bu kusurların en başında da sürücü kusurları gelmektedir Dünya genelinde trafik kazalarının yaklaşık % 90’ı insan hatalarından kaynaklanmaktadır. Yapılan araştırmalarda aşırı hızın kazaların % 30-40’ında birincil veya katkıda bulunan faktör olduğu tahmin ediliyor ve alkol etkisi ise özellikle ölümlü kazalarda % 20-25 oranında bir rol oynamaktadır.
Sonuç olarak; bugünkü teknolojinin getirdiği olanaklar ile sürücü kusurlarının çok önemli bir kısmı engellenebilir.
Bunlar arasında sürücünün alkollü araç kullanması, hız limitlerini ihlal etmesi, hatalı şerit değiştirme yapması, dikkatinin dağılması, uyuklaması teknolojik olanaklar ile çok büyük ölçüde engellenebilir.
Özellikle aşırı hızın ölümcül trafik kazalarına yol açtığı aşikardır.
Akıllı hız yönetim sistemleri ile sürücü, araç, yol, hava ve trafik bilgilerine dair veriler yapay zeka yazılımı ile işlenip aracın güç sistemine otomatik olarak müdahale edilerek aracın sürücüye rağmen uygun hızda kalması bugünkü teknoloji ile çok ama çok kolay sağlanabilir. Bu otomasyon eninde sonunda hepinizin cep telefonunda bulunan bir navigasyon yazılımı ile aracın güç sistemi arasında yapılacak basit bir entegrasyon işidir.
Ayrıca aracınızın kadranına bakın 180 - 200 - 240 km/ saat limitler var, peki bu ülkede bu hızlar yasal mı?
Elbette hayır, eeee o halde araçların bu hıza çıkmasını engelleyecek hız sınırlayıcılar ( speed limiter ) niye zorunlu olarak kullanılmıyor? Bu zorunluluğa uymayan araçların satışı niye engellenmiyor?
Alkol meselesi ise çok daha basit sürücünün direksiyonu tutan elinin teri ve nefesindeki alkol miktarı ölçülerek araç kullanmasını tehlikeye düşürebilecek bir miktarda olup olmadığı belirlenerek motorun çalışması ya da çalışmamasının değerlendirilmesi son derecede kolay bir teknoloji.
Zaten her iki teknolojide de asıl zorluk teknolojik değil, idari ve hukuki kararlara bağlıdır. işte bu yönetmelik bu idari ve hukuki kısıtlamaları aşıyor..
Merkezi İstanbul'da bulunan Fahri Trafik Müfettişleri (FTM) Derneği'nin yönetim kurulu üyesi, basın sözcüsü ve gazeteci kimliğimle bu yönetmeliği destekliyor ve bu köşeden bu yönetmeliğin çıkarılması için emek harcayanları kutluyorum.
Bu yönetmelik sahada kolluk görevlileri tarafından etkin bir denetim yapılarak uygulanırsa, trafikte kural ihlallerinden dolayı meydana gelen trafik kazaları ve can kayıpları önemli ölçüde azalacaktır.