ROMANYA’NIN LİMAN ŞEHRİ KÖSTENCE (CONSTANTA)
Avrupa Birliği içinde Romanya 7. büyük yüz ölçüme, 9. büyük nüfusa sahiptir. Ülkenin başkenti ve en büyük kenti konumundaki Bükreş 2,2 milyon nüfusu ile Avrupa Birliği’nin en büyük 6. kentidir.
Uzun yıllar Osmanlı İmparatorluğu’nun da hâkimiyeti altında olan Romanya 1877 yılında kurulmuştur. Romanya; 2007 yılında Bulgaristan’la birlikte AB’ye alınmıştır.
OSMANLI’NIN İZLERİNİ TAŞIYAN LİMAN ŞEHRİ KÖSTENCE
Köstence, Romanya’nın ikinci büyük kenti ve Avrupa’nın popüler bir tatil rotalarından biri. Tuna Nehri ve Karadeniz arasında kalan Dobruca bölgesinin 2600 yıllık bir yerleşim olan Köstence’de, tarih ve denizle iç içe sayısız Osmanlı eseri bulunuyor. Bazen çok tanıdık, bazen de oldukça farklı bir kent olan Köstence’de yabancılık hissetmediğiniz gibi, yapıları ve şehir halkıyla yine de bir Avrupa kentinde olduğunuzu hatırlıyorsunuz.
Doğal güzelliğiyle huzur veren, gece hayatıyla eğlencenin doyasıya yaşandığı, denizi ve güneşiyle de yaz tatilinin en güzelini vaat eden Köstence’nin başlıca gezilecek yerleri, Ulusal Tarih ve Arkeoloji Müzesi, ‘Muzeul De Arta’ Sanat Müzesi, Ulusal Tarih ve Sanat Müzesi, Cenevizlilerden kalma Deniz Feneri, Publius Ovidius Naso Meydanı, St. Peter & Paul Orthodox Katedrali, Aslanlı Ev, Kral Camii, Tuna Nehri, şehrin iki sahili Mamaia ve Mangalia.
ROMANYA’NIN KALBİ KÖSTENCE
Şehrin ilk ismi TOMİS imiş.5.Yüzyılda Doğu Roma İmparatorluğun idaresi altına girince İmparator Constantinus ismine izafeten Constanta denilmiş.
Roma İmparatorluğu süresince Şimdi Türklerin yaşadığı Dobruca önem kazandı.
Tomis (Roma-Bizans Dönemi’nde) oldukça önemli bir Hristiyanlık merkeziydi.
14. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu bu bölgede etkisini göstermeye başladı. Dobruca ve Köstence 15. YY’dan başlayıp 19. YY’a kadar süren savaşlarla Osmanlılara bağlandı. 1877-1878 yılları arasında süregelen Bağımsızlık Savaşıyla Dobruca tekrardan Romanya’nın sınırlarına geçti.
Romanya'nın Karadeniz kıyısındaki en büyük liman şehri Köstence’de önemli bir Türk-Tatar azınlık varlığını devam ettiriyor. Burada yaşayan Romanlar da Türkçe konuşuyor.
ROMALI ŞAİR OVİDİUS'UN HEYKELİNİN BULUNDUĞU PİATA OVİDİUS MEYDANI
Ovidius Meydanı, adını Latin edebiyatının önemli şairlerinden sekiz yıl Köstence’de sürgün hayatı yaşamış Ovidius Publius Naso’dan alıyor. Köstence’nin en ünlü meydanı olarak bilinen Ovidius Meydanı’nda Ovidius’un Heykeli bulunuyor. Mimar Ettore Ferrari tarafından 1887’de yapılan bu heykel Constanta Milli Tarih ve Arkeoloji Müzesi'nin de önüne inşa edilmiş.
Birçok tarihi yapıya ve müzeye ev sahipliği yapan, Köstence’nin Eski Şehir bölgesi olan Ovidius Meydanı’nda Osmanlı yapıları, kiliseler ve meydana açılan ara sokaklarda şirin butik kafeler bulunuyor.
Romanya’nın en zengin müzelerinden biri olan Milli Tarih ve Arkeoloji Müzesi de bunlardan biri. Müzede, fotoğraftan haritaya, mobilyadan madeni paraya dek 430 bin objelik koleksiyonuyla, Paleolitik çağdan başlayıp modern zamana kadar uzanan bir tarih sergisi oluşturuyor.
ST. PETER & PAUL ORTODOKS KATEDRALİ
Neo-Bizans stiline göre yapılan St. Peter & Paul Orthodox Katedrali'nin inşa edildiği tarih 1800'lü yılların sonuna dayanıyor. Ancak 2.Dünya Savaşı sırasında zarar gördüğü için yeniden onarılıyor ve bugünkü görüntüsünü alıyor. Roman unsurları da görebileceğiniz mimari Grek-Roman stilinde tasarlanmıştır.
KÖSTENCE CASİNO
Köstence’de görülmesi gereken yerlerin başında mimarisi ve deniz kıyısındaki konumuyla güzelliğine güzellik katan Köstence Casino Binası geliyor.
1910 yılında yapılan bu art nouveau tarzındaki mimari, Köstence'nin simgesidir. Kısa bir süre önce ziyarete açık hale getirilen bina, gerek manzarası gerekse iç dekoru ve avizeleri ile gören herkesi kendisine hayran bırakıyor. Düğünler önemli toplantılar burada yapılıyor.
KRAL -CAROL CAMİİ
Büyük Mahmudiye Camii yıkılınca yerine 1910 Yılında Müslümanları seven Romen Kralı 1.Carol tarafından bu Camii yaptırılmış. Romen mimari tarzıyla Kuzey Afrika Mimari Sitili birleştirilmiş bir Camii. Minare şekli bizim bildiğimiz camilerden farklı.
ROMA MOZAİKLERİ
Ulusal Tarih ve Arkeoloji Müzesi’nin yanında yer alan Edificul Roma Mozaikleri, 9150 metrekarelik bir alanı kaplayan binlerce Roma mozaiğini barındırıyor. 4’üncü yüzyılda inşa edilen mozaikler 7. yüzyıla dek şehrin ticari merkezi olduğunun göstergesi.
Öyle ki burada bulunan kalıntılar orijinal yapının ancak üçte birlik bölümünü oluşturuyor. Arkeolojik kalıntılar bölgede dükkânların ve atölyelerin olduğuna işaret ediyor. Burada tarihi Roma Hamamları ile Su Kemeri kalıntılarını da görebilirsiniz.
MAMAIA PLAJI
Köstence'ye 1.5 kilometre uzaklıkta olan Mamaia semtidir. Bölgedeki halkın ve turistlerin de yoğunlukla tercih ettiği bir tatil cenneti olan Mamaia, Karadeniz'in kıyısında 13 kilometre uzunluğunda sahile ev sahipliği yapıyor.
Normalde yalnızca tropik yerlerde olan saf beyaz kum bu bölgede de bulunuyor.
Bu tatil beldesi Mamamia striptiz kulüpleri ve diskolarıyla ünlüdür.
KAPLICA MERKEZİ MANGALİA
Mangalia, Dobruca bölgesinde, Karadeniz kıyısında yer alan bir liman bölgesi. Şehrin güneyinde kalan çok güzel bir plaj olan Mangalia, merkeze 25 km mesafede yer alıyor. Tarihi bir kaplıca merkezi olan, 2400 yıl öncesine ait kaya mezarları ve tanrı heykellerine de ev sahipliği yapan Mangalia’nın adı ‘en güzel’ anlamına gelen ‘pangalia’ kelimesinden geliyor.
TÜRK ŞEHRİ MECİDİYE
Köstence, aynı zamanda Karadeniz kıyısında bir sayfiye şehri. Mamaia, Neptun, Eforie, Saturn, Mangalia, Jupiter ve Venus adlarında, deniz kenarında büyük otellerin olduğu turistik noktalar var.
Buralardan geçerken yolda küçük camileri ile çok sayıda Tatar köyü görebiliyorsunuz. Fakat 50 bin nüfuslu Mecidiye adında küçük bir şehir var ki, çoğunluğu Türk ve Kırım Tatarı Müslümanlardan oluşuyor ve Türkçe konuşuluyor. Karasu Vadisi üzerinde yerleşen kentin kuruluş tarihi 2 Eylül 1856 olarak belirtiliyor ve Sultan Abdülmecit kuruluş ile ilgili fermanını bu tarihte yayınlatmış.
Belediye 150. kuruluş yılı kutlamalarında Sultan Abdülmecit’i fahri hemşeri ilan etmiş ve ismini de kurucusu olan, Osmanlı Sultanı Abdülmecit’ten almış. Kırım Tatar halk şairi Mehmet Niyazi’nin mezarı da Mecidiye şehrinde.
ROMANYA MUTFAĞI
Romanya yemeklerinde Osmanlı mutfağından esinlenmelere şahit oluyoruz.
Romanya; Kahvaltıda domates, salatalık, beyaz peynir yiyebileceğiniz nadir ülkelerden biri. Ayrıca, sabahları ve gün boyu fırınlarda çeşit çeşit börek var: Peynirli-Kıymalı-Lahanalı-Patatesli.
Placinta cu branza dulce: Romanya’daki pek çok evde ana yemek olarak tüketiliyor. Bizim sabah kahvaltısında tükettiğimiz aslında günün her öğününde sevilerek tüketilen bu tatlı börek ülkenin yöresel yiyeceklerinden biri.
Genelde her menüde 2-3 çeşit çorba var:
Supă (de pui) cu tăieţei (Şehriye Çorbası)
Ciorba de burtă (İşkembe), Ciorba Radauteana(Sebzeli). En lezzetli çorba fasulyeli olanı (Ciorba de Fasole). Rumence’de çorbaya “ciorba” deniyor. Çorba kültürü bizimkine benziyor.
Mamaliga: Mısırın sütle karıştırılmasıyla elde edilen yemek. ...
Tocanita: Soğan, baharat ve etle pişirilen bir tür yöresel yemek.
Sarmale: Bir çeşit lahana sarmasıdır. ...
Ghiveci: 20'den fazla sebzenin kızartılıp birlikte pişirilmesiyle yapılır.
Cozonac: Ekmeğin içerisine ceviz, haşhaş ve özel bir peynir konulmasıyla yapılan bir tatlı türüdür.
Fornetti: Poğaça
Muraturi: Turşu
Carnati: Bizim geleneksel sucuk gibi bol sarımsaklı ve bağırsağa doldurularak yapılıyor, ama domuz etinden.
Gulaş: Macaristan’ın meşhur gulaşı
Mici: (Köfte)
Papanaşi: Kızarmış hamurun üzerine krem peynirimsi bir inek peyniri ve yaban mersini reçeli ile servis edilen tatlı.
Tuica: Erikten yapılan Romanya’nın milli içkisi. Alkol oranı genelde %40–45, ama %65’e kadar çıkıyor.
ROMANYA VE KÖSTENCE’NİN ANIMSATTIKLARI
* Romanya’nın nüfusunun %89,5 Rumenler, %6,6 Macarlar, %2,5 ise Romanlar oluşturuyor.
* Romanya’nın resmi dili Romence’dir. Ayrıca Almanca, Ukraynaca ve Türkçe de konuşulmaktadır.
* 500 sene Osmanlı hakimiyeti altında kaldıktan sonra, dillerine birçok Türkçe kelime geçmiştir: çarşaf, pabuç, masa, kibrit, kayısı, perde, çoban, haydi...
* Romanya halkı Latin kökenlidir.
* Dünyada Latin kökenli tek Ortodoks toplumu.
* Dracula’nın şehri olarak bilinen Köstence şehir içi Otobüslerde ücretsiz WI-FI hizmeti var.
* Romanya’nın para birimi Romen Leyi'dir.
* 1878'e kadar kurumsal olarak Osmanlı devletine bağlı kalsa da kültürel olarak Avusturya’ya bağlı olan devlettir.
* Romanya sinemalarında film arası verilmiyor.
* Tuna Nehri; Almanya'nın güneyinde Kara Orman bölgesinden çıkıp, 10 ülkeyi kat ederek Karadeniz’e dökülmektedir. Tuna nehri havzası, Volga Nehri'nden sonra Avrupa'nın en büyük ikinci nehir havzasıdır.
* Romanyalılar; dil ve ırk olarak Latin, gelenekler ve folklor olarak Slav ırkına yakınlar.
* Türkler; Romanya’da en çok nüfusu bulunan üçüncü milletmiş.
* İlk birkaç kralının Türk olduğu devlet. 1310 yıllarında kurulan ve Romanya’nın temelini oluşturan Eflak devletinin ilk hanedanları Kıpçak Türklerinden Toktamış ve oğlu Basarab’tır.
* Romanya'nın en büyük otomobil firması Dacia, aynı zamanda Romanya'nın antik zamanlardaki ismidir.
*Bükreş’te Palatul Parlementi isimli dünyanın 2. büyük Parlamento binası bulunuyor.
* Köstence'de AMANET yazılı emanetçi nam-ı diğer tefecilerin Dükkânlarda fahiş faizle Para veriliyor karşılığında her türlü eşya alınıyor.
* Köstence'de 1930’larda inşa edilen Aslanlı Evi (Casa cu Lei),Mason Locasına da ev sahipliği yapmış. Romen ve Ceneviz mimarisinin unsurlarını taşıyan bu taş binada ismini aslan heykelleri bulunuyor.
*Geleneksel müziklerinin yanı sıra “manele” adı verilen genelde çingenelerin dinlediği, karşılığı bizde potporiya da Arabesk'e denk gelen müzikleri vardır.
*Galatasaray’lı Hagi’nin memleketi.
*Michel del Castillo’nun “Mort d’un poete” “Bir Şairin Ölümü” adlı politik polisiye romanının konusu Orta Avrupa’daki (Romanya’yı kastediyor) totaliter, reel-sosyalist ülkelerden birinde geçiyor. Yazar; Romanya’dan “tarih yapılmayan, tarihe sadece maruz kalınan, bundan dolayı da tarihin öznesi değil, nesnesi olan bir ülke” diye söz ediyor.
*Köstence; Romanya’nın Antalya’sı. Kışın 250.000 nüfusu yazın 3 katına çıkıyor.
*Hava limanı; şehrin kuzeybatısında yer alıp, aynı zamanda bir Amerikan üssüne ev sahipliği yapmaktadır.